Peygamber ve arkadaşları
Peygamber ve arkadaşları birbirlerini gördüklerinde o kadar sevinirlerdi ki, onların sevinçleri diğer insanlara garip gelebilirdi. Aralarında hiç bir çıkar ilişkisi veya dünyalık bir beklenti olmadan, insanların birbirleriyle karşılaştıklarında bu kadar sevinmeleri nasıl açıklanabilirdi sebebini bilmeyenlere.
Müslümanlar birbirlerini ve Peygamberi gördüklerinde Allah’ı hatırlardı. Dünyalık bütün dertlerini ve sıkıntılarını unuturlardı. Önce büyük bir sevinçle birbirlerine sarılır, sonra da birbirlerinin bir sıkıntısı olup olmadığını sorarlardı. Bunu öylesine sormak için yapmazlardı. Gerçekten ellerinden ne gelirse, din kardeşleri için yapmaya hazırlardı. Çünkü Allah’ın bunun mükâfatını fazlasıyla ahiret gününde vereceğini bilirlerdi, ama asıl amaçları Allah’ı sevindirebilecek bir güzellik yakalamaktı.
Aslında hiç bir şey düşünmeden, ellerinde olmadan sevinirlerdi Müslümanlar birbirlerini gördüklerinde. Bunu herhangi bir şekilde açıklamak ve tarif etmek zordu, çünkü bu kendiliğinden oluşan bir şeydi. Hepsinin tek bir gayesi vardı artık, o da Allah’a olan teslimiyetlerini tüm benlikleriyle ispatlamaktı. Dünya hayatının geçici ve kısa olduğunu, iman ettikten sonra hayatlarının gerçek anlamını bulduğunu biliyorlardı.
Bırakın zengin olmayı, ellerindekini bile dağıtıyorlardı. Ensar ve muhacir ismini almışlardı hicretten sonra bazı Müslümanlar. Mekke’den Medine’ye hicret eden muhacirleri, Medineli ensarlar bağrına basmıştı. Her şeylerini paylaşmışlardı. Hem de tam kardeş payı yapmışlardı. Onlara yardım etmek külfet değil, en büyük mutluluktu onlar için.
Müslümanlar arasındaki sevgi ve muhabbeti tarif edebilmek imkansızdı. Ne renkleri, ne ırkları, ne soyları, ne ülkeleri, ne sosyal statüleri, ne de görünüşleri önemliydi birbirleri için. En büyük zenginlikleri iman etmeleriydi hepsinin. Ve hepsinin derdi de bütün insanlığın hidayet bulmasıydı. Biri iman ettiğinde dünya onların olurdu.
Günümüzde birbirlerini bu kadar seven Müslümanlar var mı? Birbirlerini gördüklerinde sevinçten ne yapacaklarını şaşıranlar var mı? Bütün Müslümanlar kardeş değil mi?
"Mü’min erkekler ve mü’min kadınlar birbirlerinin dostu ve yardımcısıdırlar. İyiliği emir ve tavsiye eder, kötülüklerin önünü almaya çalışırlar. Namazı dosdoğru kılar, zekâtı verir, Allah’a ve Rasûlü’ne itaat ederler. İşte onlar, kendilerine Allah’ın merhametle muâmele edeceği seçkin kimselerdir. Şüphesiz ki Allah, kudreti dâimâ üstün gelen, her işi ve hükmü hikmetli ve sağlam olandır." (Tevbe suresi 71)
·
33 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.