…
O’nu ölüme götüren acıları dakika dakika, an be an yaşarken , çivilerle çarmıha çakıldıktan hemen sonra ağzından yedi sözün ilki döküldü:
“*Baba, onları bağışla çünkü ne yaptıklarını bilmiyorlar*” (Luka 24:34).
Gerçekten de İsa’yı çarmıha götüren süreçte O’na karşılaştığı bütün bu davranışları reva görenler ne yaptıklarının bilincinde değillerdi. Üstelik bu yaptıklarını KİME yaptıklarını da bilmiyorlardı. Yani, İsa’nın kim olduğunu bilmiyorlardı. Petrus, Elçilerin İşleri kitabında yer alan ikinci vaazını verdiği zaman İsa’nın kimliğinden söz etti:
“…𝑎𝑡𝑎𝑙𝑎𝑟ı𝑚ı𝑧ı𝑛 𝑇𝑎𝑛𝑟ı𝑠ı, 𝐾𝑢𝑙𝑢 İ𝑠𝑎'𝑦ı 𝑦ü𝑐𝑒𝑙𝑡𝑡𝑖. 𝑆𝑖𝑧 𝑂'𝑛𝑢 𝑒𝑙𝑒 𝑣𝑒𝑟𝑑𝑖𝑛𝑖𝑧. 𝑃𝑖𝑙𝑎𝑡𝑢𝑠 𝑂'𝑛𝑢 𝑠𝑒𝑟𝑏𝑒𝑠𝑡 𝑏ı𝑟𝑎𝑘𝑚𝑎𝑦𝑎 𝑘𝑎𝑟𝑎𝑟 𝑣𝑒𝑟𝑑𝑖ğ𝑖 ℎ𝑎𝑙𝑑𝑒, 𝑠𝑖𝑧 𝑂'𝑛𝑢 𝑃𝑖𝑙𝑎𝑡𝑢𝑠'𝑢𝑛 ö𝑛ü𝑛𝑑𝑒 𝑟𝑒𝑑𝑑𝑒𝑡𝑡𝑖𝑛𝑖𝑧. 𝐾𝑢𝑡𝑠𝑎𝑙 𝑣𝑒 𝑎𝑑𝑖𝑙 𝑂𝑙𝑎𝑛'ı 𝑟𝑒𝑑𝑑𝑒𝑑𝑖𝑝 𝑏𝑖𝑟 𝑘𝑎𝑡𝑖𝑙𝑖𝑛 𝑠𝑎𝑙ı𝑣𝑒𝑟𝑖𝑙𝑚𝑒𝑠𝑖𝑛𝑖 𝑖𝑠𝑡𝑒𝑑𝑖𝑛𝑖𝑧. 𝑆𝑖𝑧 𝑌𝑎ş𝑎𝑚 Ö𝑛𝑑𝑒𝑟𝑖'𝑛𝑖 ö𝑙𝑑ü𝑟𝑑ü𝑛ü𝑧.(𝐸𝐿Çİ𝐿𝐸𝑅İ𝑁 İŞ𝐿𝐸𝑅İ 3:13-15)
Eminim Petrusun sözlerini işitenler, kulaklarına inanamamışlardı. Öldürülmesini uygun gördükleri insanın kimliğine ilişkin açıklamalar ölen kişinin çok değerli, olağanüstü biri olduğunu ilan ediyordu. İsa’dan Kutsal ve Adil Olan, Yaşam Önderi, Mesih olarak söz etti. Dinlemek istemediler.
Sayfa 12Kitabı okudu
·
8 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.