Bir kitabı bitirdikten hemen sonra inceleme yazmayı seviyorum. Çünkü duygularım taze oluyor ve yazarken o duyguları hissettirebildiğimi düşünüyorum. O yüzden başlıyoruz.
Kitaba karşı en ufak bir beklentim bile yoktu. Çerezlik, klişe bir gençlik romanı, okurum geçerim diyordum. Hatta beklentim düşük olduğu için satın almak da istemedim ve pdf okudum. Ama bu kitap beni çok etkiledi. Kalbimi kırdı yerden yere vurdu, iyi hissetmiyorum. Sonunda ağladım da yani, gözlerim acıyor şuan.
Şimdi ilk olarak uyarımızı yapalım. İntihara meyilliniz varsa, ilk olarak lütfen iyileşmeye çalışın, aptal insanlar yüzünden kendi hayatınızı mahvetmeyin, durum üst seviyeyse bir uzmandan yardım alın. Size daha önce söylenmemişse ben size değer veriyorum ve inanın size söylemese bile size değer veren insanlar var. Eğer isterseniz her şey iyileşebilir, düzelebilir.
İkinci olarak bu kitabı okumayın.
Hannah Baker intihar etmiştir. Olay olduktan birkaç gün sonra Hannah ile aynı sınıfta olan Clay'a kim tarafından gönderildiği bilinmeyen kasetler gelir.. Clay çok geçmeden bu kasetlerin Hannah'ın kendi ağzından anlattığı ölmek için on üç sebep olduğunu anlar...
Başlarda her şey normaldi ama kitap ilerledikçe Hannah'ın duygularını, intihara meyillinin her geçen gün artışını daha çok hissetmeye başladım. Bence Hannah'ın içinde bulunduğu ruh hali çok iyi anlatılmıştı. Çoğu yerde ağladım zaten. Belki çoğu kişi okurken ağlamaz ama ben zaten duygusal bir insanım. Belki de bu yüzden fazla etkilendim. Bilemiyorum artık.
Düşünsenize sonuçları hiç düşünmeden bir şey yapıyorsunuz ve yaptığınız o şeyler bir insanı intihara sürüklüyor, daha önce buna benzer
Caroline Jacobs’un Muhteşem Dönüşü'nü okumuştum. O kitap bu kadar ağır değildi ama benzerdi aslında. Bir insan hiç düşünmeden bir şey yapıyor ve sizin hayatınız mahvoluyor.
Tavsiye ederim ama dediğim gibi şuan pek iyi hissetmediğiniz bir dönemdeyseniz okumayın.