Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

Hamas Hangi Tabuları Yıktı, Şimdi Ne Olacak? Filistinli Müslümanlar, 7 Ekim 2023 gecesi, ani şekilde başlattığı Aksa Fırtınası harekatı ile düşmanlarını şaşkına uğrattı. Gazze Şeridi'nden İsrail işgalindeki yerlere birkaç saat içinde 5 bin roket atıldı. İsrail tankları, zırhlıları ele geçirildi. Dehşete kapılan Siyonist yönetim, Filistinlilerin eline geçme korkusu ile savaş uçakları ve helikopterleri tırlarla daha güvenli yerlere taşıdı. Hamas tarafından İsrail'in bazı savaş uçakları tahrip edildi, zırhlı araçlara el koyuldu. Ortada kendisini koruyacak bir devlet otoritesi göremeyen İsrail halkı, sürüler halinde korkuyla bir yandan kaçıyor ve bir yandan da çekim yapan TV kameralarından, yetkililere seslenerek ‘Lütfen asker gönderin, yetkililer kaçtı’ diyerek, evlerinde mahsur kaldıklarını Hamas'ın kendi bölgelerine sızmasıyla yetkililerin bölgeyi ‘terk ettiğini’ anlatıyorlardı. Hamas, Gazze'de hava operasyonu yürüten 4 İsrail Helikopterini Manpads ile vurduğunu açıkladı ve görüntülerini yayınladı. İsrail’in çok övündüğü hava savunma sistemi Demir Kubbe, Hamur Kubbeye döndü. Filistinliler çok basit ve ucuz sistemlerle, milyar dolarlık savunma sistemlerini aştı. Hamas liderleri açık konuştu Hamas Siyasi Büro Başkanı İsmail Haniye, harekatın ilk günü, “El-Aksa Fırtınası, Gazze’den başladı, Batı Şeria’ya ve halkımızın bulunduğu her bölgeye yayılacak. Dünya, Mescid-i Aksa’ya yapılan saygısızlığa sessiz kalmışsa da biz susmayacağız. Direniş grupları, Mescid-Aksa, kutsallarımız ve tutsaklarımız için kahramanlık destanı yazıyor” açıklaması yaptı. Hamas Başkan Yardımcısı El Aruri ise “Daha büyük bir savaşa hazırız. İsrail güçlerinin kara operasyonu da dahil olmak üzere her türlü ihtimal için hazırlıklarımız tam. Çok fazla ölü Siyonist ve esir var. Esir aldıklarımız arasında üst rütbeli askerler de var. İşgalcilerin hapishanelerindeki tüm kardeşlerimizi kurtaracağız, özgürlükleri yakındır. Bu savaşı sürdürmekten başka çaremiz yok, kutsal mekanlarımıza saldırdılar. Her şey planladığımız gibi gidiyor. Sivilleri hedef almıyoruz. Düşmanımız artık hiçbir yerde güvende olmayacak” dedi. Hamas liderlerinden Usame Hamdan, ikinci gün yaptığı açıklamada şunları söyledi: “Aksa Tufanı harekatı sırasında işgalcilerin hassas belgelerine ulaştık ve ele geçirdik. Operasyon hâlâ planlandığı gibi devam ediyor, 7’den fazla noktada düşmanla çarpışmaya devam ediyoruz. Aksa Tufanı harekatı, İsrail ordusunun kırılganlığını ve Filistin devletinin hâlâ denizden nehire uzandığını gösterdi. Harekat kapsamında işgalciler bunu fark etmeden 2000 kadar savaşçı harekete geçti.” Hamas darbesini İsrail nasıl açıkladı? İsrail Başbakanı Benyamin Netanyahu, "Savaş zaman alacak, zor günler bizi bekliyor. Hamas'ın örgütlendiği her yerde hareket edeceğiz, İsrail'e yaşattıkları kara günün intikamını sonuna kadar alacağız. Kaçırılanların saçına dokunan herkesle hesaplaşacağız" açıklaması yaptı ama adı açıklanmayan bir İsrailli siyasi yetkili, Hamas'ın Aksa Tufanı operasyonu için "İstihbarat servislerimizin ağır bir beceriksizliği ile karşı karşıyayız. Önümüzde haftalarca sürecek bir savaş var. Ülkenin güneyindeki vatandaşların güvenini tekrar kazanmalıyız" itiraflarıyla, Netanyahu’nun konuşmasının altının boş olduğunu gösterdi. İsrail Ulusal Güvenlik Konseyi eski başkan Yardımcısı Eran Etzion ise yaptığı değerlendirmede “Hiçbir askeri operasyon, Hamas’ın İsrail’e stratejik ve tarihi düzeyde acı bir darbe vurduğu gerçeğini örtemez. Hamas bu dikkate değer başarıyı gösterdi. Uzun yıllar askeri okullarda okutulacak bir başarı” demekten kendini alamadı. Bu arada, içerde şoka giren işgalciler, Yunanistan'da görevli yaklaşık 5000 İsrail askerine, 'geri dön' emri verdi. Sadece İsrail değil, ABD de şokta İsrail’in esas sahibi ve hamisi ABD Başkanı Biden ise ikinci gün yaptığı 2-3 dakikalık kısa konuşmada, içine düştükleri çaresizliği yansıttı. İsrail’e gerekli desteği sağlayacaklarını söyledi ama öfkeli, umutsuz ve tepkiseldi.. Üst düzey bir Pentagon yetkilisine göre, “İsrail istihbaratı, Hamas'ın İsrail'e giriş ve çıkış yöntemleri karşısında şaşırdı.” ABD'li yetkililer İsrail Savunma Bakanlığı'nın Pentagon'a savaş uçakları için mühimmat da dahil olmak üzere ihtiyaç duydukları silahların ilk listesini verdiğini söyledi. Amerikan uçak gemisi USS Gerald R. Ford İsrail'e doğru yola çıktı. En büyük uçak gemisi USS Gerald R. Ford uçak gemisinde yaklaşık 75 uçak bulunuyor. İsrail ve ABD: “Saldırının arkasında İran’ın olduğuna dair kanıt yok” ABD Dışişleri Bakanı Blinken,“İsrail’den birçok Amerikalının öldürüldüğüne ve ortadan kaybolduğuna dair bilgiler geliyor, teyit etmeye çalışıyoruz. Her ne kadar Hamas ile yakın ilişkileri olsa da, saldırının arkasında İran’ın olduğuna dair kanıt yok” diye konuştu. İsrail Ordu Sözcüsü Hagari de tıpkı Blinken gibi “İran’ın Gazze’deki savaşa karıştığına dair hiçbir belirti yok” dedi. Son olarak, İran'ın Birleşmiş Milletler (BM) Daimi Temsilcisi Ali Kerimi Makam da Hamas'ın İsrail'e saldırısında İran'ın parmağı olduğu yönündeki iddianın gerçeği yansıtmadığını söyledi. ABD Dışişleri Bakanı Blinken, Filistinli grupların İsrail’e “saldırısı” sonrası aralarında Suudi Arabistan’ın da olduğu ve İsraille ilişkileri normalleştiren Arap ülkelerinden Hamas’ı kınamalarını istedi. İlgili ülkeler bu talebi reddettiler ve Hamas’ı kınamadılar. İsrail yayın kuruluşu The Jarusalem Post’un haberine göre, “Suudi Arabistan, ABD’ye; İsrail’le ilişkilerin normalleşmesine dair müzakerelerin sona erdiğini bildirdi.” Avrupa, İşgali İsrail’e tam destek.. Bu arada, Haçlı-Siyonist ittifakı zihniyetini bir kere daha ortaya koyan Avrupa devletleri, hemen toplanarak karar aldı ve “İsrail ile tam dayanışma içindeyiz” dedi. Ünlü Rus filozof Alexsander Dugin; “İsrail’deki gerginlik zincirleme reaksiyona neden olacak, şimdi İslam dünyası test ediliyor” değerlendirmesi yaptı. Eski ABD Başkanı Donald Trump da konuştu ve "Dünyanın dört bir yanında üç yıl önce yaşanmayan şeyler yaşanıyor" dedi. Uluslararası medyada Hamas ve İsrail Hamas’ın tarihi harekatı, dünya medyasının zirvesinden düşmüyor. Al jazeera Kassam saldırısına ait özel görüntüler paylaştı. İsrail basınında da saldırılarda üçüncü gün itibariyle 800’den fazla İsraillinin öldüğü belirtilirken, İsrail Sağlık Bakanlığı yaralanan İsraillilerin sayısının 1864'e çıktığını duyurdu. İsrail'in çok sayıda komutanının öldürüldüğü açıklandı. İsrail Ordusundan yapılan yazılı açıklamada, hayatını kaybeden 44 askerin isimlerinin yayınlanmasına izin verildiği, ölenlerin ailelerine de bilgi verildiği belirtildi. İsrail ordusu, resmi internet sitesinde öldürülen askerlerinin isim ve fotoğraflarının yer aldığı bir bağlantı paylaştı. İsrail yayın kuruluşu Haaretz, ilk gün olayı şöyle özetledi: “Hamas’ın zaferi, İsrail için çok kapsamlı bir başarısızlık. Hamas bu sabah etkili ve ani bir saldırı başlatarak İsrail istihbarat kurumlarını tamamen hazırlıksız yakaladı ve Gazze sınırındaki operasyonel doktrini tamamen parçaladı. İsrail tarafından sayısı henüz tam belirlenmeyen çok sayıda ölü ve yaralı var. Gazze’den gelen bilgilere göre kayda değer sayıda ceset ve esir bölgeye getirildi. Saldırı maalesef çok başarılı oldu.” The Jerusalem Post gazetesinin haberinde resmi olmayan raporların 750 İsraillinin kayıp olduğunu ortaya koyduğuna dikkat çekilirken, daha fazla ayrıntıya yer verilmedi. Erez sınır kapısına düzenlenen saldırıda da çok sayıda İsrail askerinin öldürüldüğü ve Hamas tarafından esir alındığı bildirildi. The New York Times; “İsrail, tarihinin en zayıf anlarından birinde vuruldu. Saldırı aylar öncesinden planlandı. İlk kez bu kadar derin bir saldırı oldu. Yaşanan hadise emsalsiz. İsrail gafil avlandı” şeklinde yorumladı. İsrail gazetesi Haaretz'dan Gideon Levy'e ulaşan ve ülkedeki son durum hakkında bilgi alan Aljazeera, İsraillilerin Hamas saldırısı nedeniyle kendilerini aşağılanmış hissettiklerini ve ordularının gafil avlanmasını henüz sindiremediklerini yazdı. Levy, Aljazeera'ye yaptığı açıklamada "İsrail'de en güçlü orduya ve en güçlü askeri teknolojiye sahip olduğumuza dair geleneksel bir cehalet var. Kibrimiz ve önceliklerin değişmesi bizi bu eşi benzeri görülmemiş duruma getirdi. İsraillilerin bu şoku ve travmayı sindirmesi yıllar alacaktır" ifadelerini kullandı. İsrail'in en büyük gazetelerinden Haaretz'da yer alan sert analizler de ülkedeki öfkeyi gözler önüne serdi. Amos Harel imzalı bir analizde "İsrail'in istihbaratının başarısızlığı ve hazırlıksızlığı tek sorun değil. Gazze'deki operasyonel savunma anlayışı çökmüş görünüyor. Netanyahu savaştan sonra Hamas politikası için siyasi bir bedel ödemek zorunda kalacak" ifadeleri yer alırken, Yossi Verter imzalı analizde Hamas'ın İsrail'in çıplaklığını gözler önüne serdiği belirtildi ve 'Netanyahu bu rezaletten ellerini temizleyemeyecek' ifadesi kullanıldı. İsrail medyasından kısa kısa tespitler şöyle.. Mossad'ın eski başkanı Ephraim Halevy CNN'e şunları söyledi: "Eşsiz bir saldırı... Gazze'nin İsrail'in derinliklerine nüfuz edebildiği ve köyleri kontrol edebildiği ilk saldırı." Alon Pinkas (Haaretz): “7 Ekim 2023, İsrail için utanç kaynağı olarak kalacak bir tarih.” Amos Harel (Haaretz): "Büyük sorudan kaçınmak imkansız: Bize ne oldu ve nasıl bu kadar ölümcül bir tuzağa düştük?" David Horovitz (Yedioth Ahronot): “Hamas aynı zamanda büyük bir psikolojik savaşı da kazandı ve onun anısı ebedi kalacak.” Avi Mayer (Jerusalem Post): “Bu, İsrail'in 11 Eylül'üdür. Artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacak.” Nahum Barnea (Yedioth): "Şöyle diyeceksiniz: Yom Kippur başarısızlığı çok daha fazla sayıda kurbana mal oldu. Bu doğru. Ama 1973'te ikinci sınıf bir terör örgütüyle değil, en büyük Arap ordularıyla karşı karşıyaydık." Yossi Verter (Haaretz): "İsrail aşağılandı ve mağlup edildi. 'Küçük' sayılan bir terör örgütü, istihbarat ve siber alanında en gelişmiş bölgesel askeri süper güçlerden birinin çıplaklığını ortaya çıkardı." David Levy (Haaretz): "İsrail, dün ömrü boyunca görmediği görüntüler gördü. Filistin askeri araçları şehirlerinde dolaşıyor. Gazzeli bisikletliler kapılarından giriyor. Bu görüntüler küstahlık maskesini yırtmalı. Gazze'deki Filistinliler, bir an için her türlü bedeli ödemeye hazır olduklarına karar verdiler.” “özgürlük.” İsrail’in içine düştüğü durum ve işgal altındaki topraklardaki güvensiz ortam nedeniyle Polonya Hava Kuvvetleri uçağı, Polonyalıları bölgeden tahliye etmek için harekete geçti. Aynı şekilde Portekiz de benzer bir misyonu yerine getireceğini duyurdu. Durum nedir? Yer, zaman, kuvvet açısından Hamas’ın kusursuzca hazırladığı harekat planı başarıyla icra edilmiştir. Hamas’ın bu zekice planı ve operasyonu, dünyada, “dokunulmaz devlet” olduğu efsanesini yıkmıştır. Dünyanın en başarılı istihbarat servisi zannedilen MOSSAD’ın gerçek yönünü herkese göstermiştir. Yerkürenin en teknolojik ordusunun pahalı bir teneke olduğunu anlatmıştır. İsrail’in “üstün” savaş teknolojileri, bazılarının “vantilatör” diyerek küçümsediği Hamas paramotorları karşısında çöp olmuştur. Birkaç saat içinde Hamas tarafından atılan 5000 füze ile övündükleri savunma sistemi Demir Kubbe, “Hamur Kubbe” olmuştur. Kibirli İsrail devlet adamları rezil-kepaze duruma düşürülmüş, cilali, küresel İsrail imajının façası Hamas tarafından hiç silinmeyecek derinlikte çizilmiştir. Bu olay, Dünyadaki güç algılarını değiştirecek boyutta bir başarıdır. Hamas sadece İsrail’in değil İsrail’in arkasındaki ABD ve Avrupa devletlerinin de imajını sarsmıştır. Hamas’ın son harekatının arkasında İran olduğuna dair haberler gerçeği yansıtmıyor. Nitekim ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken “Saldırının arkasında İran’ın olduğuna dair kanıt yok” demiştir. Hamas harekatının, Filistin’in geri kalan topraklarını da ele geçirmek için bir “İsrail kurgusu” olduğunu iddia edenler ya kötü niyetli ya da bilgisiz komploculardır. Bu olayı İsrail’in 11 Eylül’ü olarak görmek de öyledir. Washington, 11 Eylül kurgu saldırısını, “Büyük Ortadoğu Projesi”ni (BOP) uygulama bahanesi üretmek için ABD’nin dünyada “en güçlü” göründüğü zamanda, devşirdiği El Kaide militanları vasıtasıyla yaptırmıştır. Hamas darbesi ise İsrail’in, kurulduğu tarihten bu yana siyasi, toplumsal, savunma ve güvenlik açısından en zayıf olduğu zamanda gelmiştir. Hamas’ın, İsrailli sivilleri öldürdüğü söylemleri ise yalan, iftira ve ahlaksızlıktır. Hedef gözetmeksizin, çoluk-kadın, sivil, okul, cami, hastane ayrımı yapmaksızın öldürmek ve yıkmak Siyonist yönetimin karakteridir. Buna rağmen Filistinli Müslümanları suçlamak densizliktir. Filistinlilerin vatanları, bunların ise beyinleri işgal altındadır. Filistinliller, işgalin farkında ve buna son vermek için savaşıyorlar. Ama kötü olan şu ki bizdekiler, zihinlerinin işgal altında olduğundan habersizler. İşgal altındaki Gazzelilerden daha acıklı durumdalar. “Şimdi zamanı mıydı?” diyenlere gelince.. Filistin toprakları 1917’den bu yana işgal altında. 1948’den beri muhatap işgalci İsrail. Filistinliler 75 senedir topraklarını savunuyor, direniyor, mücadele ediyorlar. Ne yapmalarını bekliyorsunuz? Düşman güçlüyse teslim mi olmalıyız? Dolaylı olarak bunu mu anlatıyorsunuz? Kanlı terör örgütü PKK ile dayanışma içinde olan Batılılar, Hamas gibi halk hareketlerine terör deyip İsrail’i savunuyorlar. Tıpkı vatanlarını kurtarmak için çalışan Azerbaycan karşısında işgalci Ermenistan’ı savundukları gibi. Artık bütün Müslümanlar olarak açalım gözlerimizi bu bir DİN savaşıdır, bu bir Haçlı savaşıdır, Hilal ve Haç’ın mücadlesidir. Karşımızdaki bir Haçlı-Siyonist ittifakıdır. Bazıları bunu radikal bulsalar ve kabul etmeseler de hakikat böyledir ve her şey göz önündedir. Ama ne yaparlarsa yapsınlar. Görünen o ki artık mazlum milletler uyanmış ve ayağa kalkmıştır. Kafkasya’da olduğu gibi Suriye’de de Filistin’de de başka coğrafyalarda da işgaller bitecek, işgalciler yenilecek-yıkılacak; vatanın sahipleri özgür ve bağımsız olarak bayraklarını, sancaklarını gururla dalgalandıracaklar. Alper Tan
·
1 artı 1'leme
·
669 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.