Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

İSTANBUL’DA KAL (A) MIŞ (TIK) ÇOCUKTUK-FENERBAHÇE Çocukluktan gençliğe, yılları hezeyansı bir coşkuyla kovalarken, Şimdilerde yıllar kovalar oldu sırayla; gençlik sonrasında çok manidar bir şekilde… Kimi seçilmiş hayatların akrep ve yelkovanı, gece karanlığına odaklanmış; Sanki kimi çocukluklar; O köstekli bozuk saat… O ilk öpüşte, o sıcak gülüşte, durakalmış… Hayrola, Hayrola kaptan kalp rotanı belirlerken; Çocukluk, gençlik, Seçilmiş hayatların akrebi, yelkovanı derken Derken köstekli bozuk saat, ilk öpüş, sıcak gülüş, İstanbul’da Kalamış’ta Kalamış, Fenerbahçe’de… (Ya ya ya! Şa şa şa…) Moda’da mehtap; gerçek Heybeli’de yeksan… Ah! 1938’den beri; Selanik’te hep akşam, Hep akşam… Küçük moda da Sertap, (Pşşşşttt! Pşşşştt! Sakin ol!) Kalamış’ta deniz ateş, suyu hep sıcak, Dalgası âsi, çarpıyor naçar yüreklere Islıklarda Kalamış’ın şarkısı, Parkında yürümeler, ayaz adımlarına sıcak nefesler, Denizinin kokusu buram buram. Sıcak süt buharı mavi ve Ahmet Haşim şiiri kucaklaması, Fenerbahçe parkında… Kadıköy iskelesi ve dar sokakların yokuş karanlığı, Karaköy’e uzanır Fadime’nin genç kız kandırılmışlığı… Ama 08.15 vapuru hep aydınlık, hep aydınlık! Çünkü güneş var içinde, güneşi içinde… Kanat takılmış dünleri yaşarken; Beyaz pelerinli ile günler güler yüzlüdür aslında. Sanki kimi çocukluklar; O köstekli bozuk saat… Yorma gönlünü sen yorma. Ama kaptan: Hayrola..?
Nuh Karaaslan
Nuh Karaaslan
·
39 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.