Gönderi

Bilinçli tercih
Dünyanın anlamını kavrayıp ahireti tercih ettiğimizde neler kaybedeceğimizi göz önünde bulundurabilir miyiz? Ahiretimizi kazanmaya karar verdiğimizde nefsimize gerçekten söz geçirebilecek miyiz, alıştığı günahlarından, içine dalıp kendini kaybettiği gaflet halinden ve gözünü kamaştıran güzelliklerden vazgeçirmek için. Ezber bilgi olarak değil de, bilinçli olarak neleri kaybedeceğimizin ve hangi defterleri kapatacağımızın farkında olacak mıyız? Dünyayı içine doya doya sindirmiş, haramın ve günahın lezzetlerini tatmış, dünyanın lüks ve şatafatından dolayı büyülenmiş, gözünü hırs ve tutku bürümüş bir nefsin bunlardan vazgeçmesini kolay mı zannediyorsunuz. Kalbi dünyanın sevgisi ve ritmiyle atan, nerdeyse bütün dünyayı kalbine sığdırmaya çalışan bir nefs kolay kolay bize izin verecek mi? Bacaklarımıza ağır zincirler gibi yapışacaktır nefsimiz, dünyanın güzel ve aldatıcı yönlerini bize hatırlatıp önümüze koyarak. Peki ahiretimizden vazgeçip dünyaya var gücümüzle sarıldığımızda da, nefsimiz biliyor mu nelerden vazgeçtiğimizi? Cennetin türlü türlü nimetlerinden, lüksünden, şatafatından, ebedi huzurdan ve Yaratanın rızasından vazgeçtiğimizi biliyor mu nefsimiz? Bilemez ki, çünkü henüz görmedi orayı. Cenneti görmüş olsaydı ve onu ebediyyen kaybedeceğini bilseydi hiç vazgeçer miydi nefsimiz ahiretinden. Dünyaya yüz verir miydi hiç? İşte bunun içindir ki, o kadar peygamber seçti Rabbimiz aramızdan. Bize dünyanın ve hayatın gerçek anlamını haber vermek için. Rabbimizin bizi yaratıp başı boş bırakmadığını anlatmak için. Dünya hayatının bir imtihan yeri olduğunu ve asıl varılacak yerin ahiret olduğunu vahiylerle ve yaşantısıyla bize ispatlamak için. Hiç bir çıkar gözetmeden, sadece bizim iyiliğimiz için hayatı pahasına mücadele etmek için. Bütün insanlığın adalete, huzura ve selamete kavuşması için. Evet nice peygamberler seçti Allah bizim için bizim aramızdan. Acaba Allah’ın bizi düşündüğü kadar, biz de kendi akibetimizin endişesini yaşıyor muyuz? “Müjdeleyiciler ve uyarıcılar olarak peygamberler gönderdik ki, peygamberlerden sonra insanların Allah’a karşı bir bahaneleri olmasın. Allah, mutlak güç sahibidir, hüküm ve hikmet sahibidir.” (Nisa suresi 165) Bizi uyarmak için ölüm yeterli bir uyarıcı değil mi gerçekten?
·
1 artı 1'leme
·
34 görüntüleme
Güz Mevsimi okurunun profil resmi
Daha güzel anlatılamaz 👏🏻👏🏻
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.