Gönderi
#cadılarmeclisi #harperlwoods #pukkayayınları
Duygularımı ifade edebileceğimi hiç sanmayarak yorumuma başlayacağım. Gerek konusu gerekse sizi bekleyen baskısı efsane olan bu kitabı henüz konusunu size anlatmadan almanızı ısrarla öneriyorum.
Willow, babası tarafından intikam yemini ile büyümüş bir cadıdır. Crystal Hallow kasabasında herkesin ürktüğü ama gıptayla baktığı Hollow Glove üniversitesine girmeyi zerre düşünmese de okulun müdürü "Aracı" Alaric Grayson Thorne tarafından mecbur bırakılarak -tüm cadılar kendi istekleri ile bu okula kayıt yaptırıyorlar- girer. İlk karşılaşmaları iki tarafın ne olduğunu ve ne ile karşı karşıya olduklarını pekâla bilse bile bu süreç oldukça sert geçiyor. -Yazar, biz fanilere bu ikilinin efsanevi sürtüşmesini resmen ağızımız açık şekilde okumamız sağlıyor- Mistik ve kasfetli atmosferi oldukça yoğun olan okula girişi de olaylı olan Willow'un herkes tarafından bilinen bir özelliği var. Cadılar Konsey'in Üst Meclis dedikleri kişinin torunu daha doğrusu soyunun tek örneği olan Eilloe buradaki sırları, geçmişte yaşanan katliyamları, ona kalan çok önemli bir aile yadigarını arama sürecini ve elbette Gray ile olan garip ama sonunda "neden" olduğunu öğreneceğimiz bir çekim ile savaşmak zorunda kalıyor.
Bu süreçler içinde ölümler, büyüler, vaatler, esrarengiz paranormal bir takım olaylar ve tutkuyu okudukça yazarın "hobileri" arasında tuhaf ögeler olduğunu düşünmeden edemeyeceğinize eminim. Neden mi böyle söylüyorum? Son 40 sayfayı okuduktan sonra iddia ediyorum birileriyle konuşmak ve yayınevini darlamak için yerinizde duramayacaksınız. Çevirisi, düzeltisi, tasarımı, editörü ve son okumacısına kadar ne kadar emek geçtiği her sayfada anlaşılıyor. Çünkü inanın bu kitap elinizden düşemeyecek. Tek bir uyarım var; küçük okurların bence bu kitabı okumak için acele etmemeleri gerektiğini düşünüyorum. Bu yılın favorilerinden mi? Aksini düşünmeniz hata olur.
·
117 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.