Gönderi

GÜLNARE KUTSALI
Belki şuradasın, Kasabanın en işlek kalbinde, Sevdanın Arnavutluk kaldırımında oturan küçük kızsın. Sen dudağı kirazdan ballanan, Genç bir bayanlıktan öte, Aklın ermediği bir mucizesin. İçimde Allah'tan bir bağ bahçe hediyedir, Gel bir kon şuracığıma. İkimiz birbirimizden bi'haber, Ruhumuz tanış olsa, Kalpte sever. Ey canana mazhar olan sevgili, Şu sükut nefesten duyar mısın kelâmı? Sana nasıl şiirler yazıyorum, Elimden gelmese, Ruhumda çiziyorum nefesini en derin kelimelerle. Gel canıma, Gel canıma ortak ol diye, Melekler canımın dibinde, Sana cennet saklı. Güneşini toplayıp duran bir divane, Kalbinde ki asil boşluğu fark etmiş, Aşk kalıbına oturmamış devranı, Gel şahı ol buraların. Ve dil açılır, Sevdaya dökülür şarıl şarıl, İşte asıl aşk budur diyorlar. Ben Barışım sen özgürlüğün güvercini, Gözlerimin uçsuz bucaksız sularının bereketi, Çayımın demi asil sevgili. Kalp yeni varıyor şarabın etkisine, Günahından arınıyor tenim nacizane. Ben Barışım Yusuftan hallice, İşte buna aşk diyorlarsa, Aklım kaçıp kaçıp duruyor kalbine. Benim vaktim yok, Zamanım hiçten bir parça cebimde Sarhoşluğum dudağının özleminde, Cem oluyorum, tutuluyorum fikrinle, Ve bilmiyorsun sen geldikçe cennetten bir köşe. Bu berduşt şehir, Bu yetim gençliğim, Sana sıladan gelen yaşlılığım. Bir çayım dostum zamanıdır, Bir kıtlama şekerim sevdamın dert ortağı, Benim suskunluğumun gardaşı sokaklar, Sana yangınlarda meftunlar. Canım canıma, Kelimelere dökemediğim güzel baharlara, Ben meftun bahtiyarım sana... AYKUT BARIŞ ÇELİK
·
47 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.