iyi diyorsun
hoş diyorsun
güzel konuşuyorsun
fena şekilde edebiyat yapıyorsun ama
burası dünya hocam. burda o dediklerinin gerçekleşme ihtimalinin bulunma ihtimalini düşünmen bile garip. (benim kendi kurduğum hayallere karşı tepkim ektedir)
öncelikle kitap ile ilgili beklentilerim çok daha farklı idi yani karşıma daha önce birçok kez çıktı ve içeriğinin böyle olduğunu hiç düşünmemiştim bu yüzden başlangıçta afalladım. ilerledikçe içindeki fikirler ilgi çekici hâl almaya başladı. üzerinde derin bi şekilde düşününce aslında tam da benim hayal ettiğim gibi bi dünya olduğuna kanaat getirdim.
eğitim, para, düşünmek, çalışmak ve daha birçok konuda aslında biz insanların ne kadar garip ve saçma davrandığını fark ettim.
misal burda bahsettiği gibi her gün aynı işi yapmak ve bunun karşılığında ücret almak bana saçma geliyor. yani ben neden her gün aynı işi yapayım ki? sıkıcı olmaz mı manasız değil mi? yani kim nasıl ne zaman nerde ne şekilde size bu fikri kabul ettirdi ben anlayamıyorum. aklım hayalim dimağım almıyor.
kalk
kahvaltı yap
işe git
gel
yemek ye
yat
kalk
işe git
yat
işe git
git
git
ya bi s** git
bu ne korkunç ne saçma ne boş bi rutin. yani bunu niye kabullendik her gün aynı şeyi yapıyor olmak gerçekten sizi mutlu ediyor mu? tamam belki de etmiyordur mecbur olduğunuz için yapıyorsunuzdur ama
BUNA NEDEN MECBURUZ ALO??
neyse çok havalıyım sistemin dayattığı fikirleri reddettiğim için. peki benim bu isyanımın dünyaya ya da sisteme olan katkısı ne? koca bi hiçlik.
neyse bakın bi hikâye anlatayım
karımcaya sormuşlar, nereye gidiyorsun?
hacca gidiyorum demiş küçük karınca.
-ohoo
demişler,
-sen bu hızla ölene kadar da varamazsın ki hacca.
-olsun
demiş karınca,
-varamasam da yolunda ölürüm
benimki de o hesap anladınız mı??
demem o ki havalar soğudu sıkı giyinin üşümeyin ve size değer vermeyip kalbinizi kıranlardan uzak durun yoksa bu kitaptaki fikirler ütopya zaten gerçekleşme ihtimali uzayın içinde yok. işinize gücünüze sahip çıkın ben az önce sadece boş edebiyat yaptım. hayırlı sabahlar <3