Gönderi

725 syf.
·
Not rated
Bir kitaba başlamadan önce o kitabı okuyanların düşüncelerini merak eder, kitabın sayfasına girer bakarım. Nitekim bu kitap için de öyle yaptım. Öyle güzel düşünce ve alıntılar vardı ki hemen okumaya başladım eseri. Ama o da ne! Okuduktan sonra fark ettim ki kitaba ait diye paylaşılan alıntılar içinde kitapta olmayanlar da var! Tam da bu uygulamadan ayrılmak yönünde düşüncelere bürünmüşken buna tuz biber ekmek neden! İnsanlar neden gerçekten okumak yerine "mış gibi" yapar ki! Bazen kadınlar "DM kullanmıyorum" vs yazıyor profiline. O kadar hak veriyorum ki... Maalesef uygulamada okumak yerine "mış gibi" yapan insanlar da var. Ve üstelik uygulamanın popülerliği arttıkça onların da sayısı artıyor. Esere gelecek olursak... Aslında dün bitirdim ama saydığım nedenlerin verdiği kızgınlıktan dolayı bugün inceleme fırsatı bulabildim. Sayfa sayısı gözünüzü korkutmasın. Öyle dizeler var ki gözünüz yaşarana kadar bırakamıyorsunuz elinizden. "Zamansız gelme, elim kolum dağınıksa sarılamam." (s. 127) Turgut Uyar büyük, şiirin farklı biçimleriyle yazabilen bir şair. Elini hangi biçime attıysa da bir başarı sağlamış diye düşünüyorum. Daha önce münacaat ve naat yazdığını dahi bilmiyordum kendi adıma. Konu çeşitliliği var, ölüm bu konular arasında öne çıkıyor. Türkiye, ülkenin güzellikleri, Atatürk, yalnızlık, sevda ağırlıklı olarak ele alınmış diyebilirim. Bazı şiirleri anlamak hayli zor. Ama şairin İkinci Yenicilerden biri olduğunu düşünürsek bunu olağan karşılamak gerek. Bütün Şiirleri başlığı altında basılmış eser. Dolayısıyla okurken şairin hayatı ve şiirlerindeki evreleri görmeniz mümkün. Toplumsal meseleler yanında yalnızlık, insanın içine düştüğü çıkmaz, derinlemesine yer alan iç dünya... Okurken dış dünyadan kopuyor, kitabın dünyasına giriyor ve kitap bitene kadar o dünyadan çıkamıyorsunuz. Hele ki bazı cümleleri uzun süre unutmak oldukça zor:
Büyük Saat
Büyük SaatTurgut Uyar · Yapı Kredi Yayınları · 20197.4k okunma
·
151 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.