Ünlü yazar Franz Kafka bilindiği üzere melenkolik ruh halini yansıttığı ve toplum eleştirileriyle dolu eserleriyle tanınıyor. Kendisinin çocukluğu ailevi sorunlarla başlayıp geri kalan yaşantısı ise gerek 1.Dünya Savaş’ı süreci, gerekse politik çıkmazlarla dolu bir ortamda geçmiştir. Tüm bunlara rağmen hukuk bölümünü bitirmiş ve bir sigorta şirketinde memurluk yapmıştır fakat içine kapanık halleri onu hiç bırakmamıştır. Hal böyle olunca Kafka kendisini her daim yalnız hissetmiş ve sorunlarıyla baş başa kalmıştır. Bu süreçlerinin etkisini okuduğum diğer ‘’The Metamorphosis(Dönüşüm)’’ eserinde de gözlemlemiştim. Kafka, Dava romanınında ana karakter Josef K. isimli üst düzey rütbede çalışan bir banka memurundan bahsediyor. Bu karakter bir sabah devlet tarafından suçlu bulunup idam cezasına çarptırılıyor fakat suçunu asla öğrenemiyor. Hakkını aramak için avukatlara başvuruyor fakat kimse ona yardımcı olmuyor. Kitapta hukuk sistemindeki kopuklukları, adaletsizliği ve modernizmin karanlık yüzünü, haksızlığa uğrayan bir insanın nasıl görmezden gelindiğini gözlemliyoruz. Kitabı okurken özellikle ortalarda kitaba odağım biraz dağıldı diyebilirim çünkü nedense bazı yerlerde olay akışını, diğer karakterlerin yansıttıklarını zor yakaladığım anlar oldu ama yine de kitabı yarım bırakmak istemedim çünkü her ne kadar akıştan koptuğum anlar olsa da kitapları yarım bırakmayı sevmiyorum ve sonlarında elbet bir şeyler yakalayabileceğimi umuyorum, bu kitapta da öyle oldu diyebilirim. Kafkanın eserleri bana kalırsa anlaması zor gibi görünse de biraz derinlerinde gezinince kendi bakış açımızı çözümlememizde yol gösterici olabiliyor. Ne demiş Kafka; ‘’Eğer okuduğumuz bir kitap bizi kafamıza vurulan bir darbe gibi sarsmıyorsa, niye okumaya zahmet edelim ki?’’

DavaFranz Kafka · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202153,7bin okunma

·

21 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Begüm