Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

Babil Fahişesi Lilith'in ve Şeytanın Çocukları Ezoterik Yahudiler...
Rivayete göre derisinin rengi “mor” olan ve ilk feminist olarak da kabul edilen Lilith, güya “eşit koşullarda yaratıldıklarını” iddia ederek Hz.Adem’e itaat etmez ve onunla evlenmeyi reddederek, iblisle çiftleşir. Bu gayrimeşru ilişkiden doğan iblisler ise “Ezoterik Yahudiler”in ataları olarak kabul edilir. Bir diğer ismi “Babil’in Fahişesi” de olan ve Yahudilerin gizemli kutsal kitabı Kabala’da kendisinden bahsedilen işbu “dişi şeytan” Lilith… Adem ile Havva’nın neslinden doğacak tüm bebekleri öldürmeye yemin etmişti. “Fahişe Lilith” her ne kadar bir safsatadan ibaret olsa da.. Siyonist şeytanlar; günümüzde çoluk-çocuk, genç-yaşlı, engelli-hasta” demeden binlerce insanın canına kıyarak, ona ziyadesiyle layık oluyorlar. Biz, “Lilith’in sürtükleriyiz” diye övünen bu barbarlar, “daha ne kadar alçalabilirler?” diye düşünürken, onlar masum çocuklara ölüm kusmaya devam ediyorlar… Üstelik işledikleri bu cinayetlere de kutsallık atfetmeyi ihmal etmiyorlar. Yüce Allah’ın gönderdiği ve “içinde hidayet ile nûr bulunan Tevrat”ı tahrif edip, kendi yazdıkları muharref kitaplara göre amel eden bu Yahudiler, Allah onlara: “Öldürmeyeceksin!” dediği halde, sözde din adına pervasızca kan döküyorlar. İbadet aşkıyla, “çocuk, kadın” demeden bütün Filistinlileri öldürmeye çalışıyorlar. Çünkü kendi elleriyle yazdıkları kitaplar, onlara... “Ele geçen her adamın gövdesini delik-deşik etmeyi... Bebekleri, ailelerinin gözleri önünde yere çalıp parçalamayı… Kendilerinden olmayanların da evlerini talan edip, karılarını kirletmeyi” emrediyor. Evet... Böyle bir “ilahi din” olamaz... Ancak, “Lilith’in iblisleri” bu kadar alçaklaşabilirlerdi. Öyle de oldu. Dünyanın en barbar milleti olan Siyonistler, sözde “sınırlarını ve topraklarını” korumak adına, evlerini, ülkelerini işgal ettikleri Filistinli mazlumları hunharca katlediyorlar. Oysa Fransız Yazar Romain Rolland; “Büyük bir milletin koruması gereken şey sadece sınırları değildir, sağduyusunu da koruması gerekir” demişti. Son günlerde yaşanan katliam, Siyonistlerin öyle iddia edildiği gibi “seçilmiş” bir millet olmadığını... Bilakis bir katiller topluluğu olduğunu bir kez daha tescillemiş oldu. Öyle olmasaydı... Ezra Yachin adlı moruk, altını tutmaktan aciz olduğu halde 95 yaşında “Yedek asker” olarak orduya katılıp, genç askerlere; “Filistinlilerin annelerini, çocuklarını yok edin. Bu hayvanlar hayatta kalamaz” diye nasihatte bulunmazdı. Ya da... O alçağın amirleri, içinde yaralıların tedavi gördüğü, kimsesiz çocukların ve kadınların sığındığı… Üstelik de tarihi bir bina olan Gazze’deki El-Ehli Baptist Hastanesi’ni füzelerle hedef alıp, yüzlerce masum sivili katletmezlerdi. Ama dediğim gibi... Kur’an-ı Kerim’de bile “domuz” olduklarından bahsedilen bu alçaklar insan değil… Dolayısıyla, insanlık tarihinde görülmemiş cinayetlere imza atmaları bu yüzden… Tabii burada eğri oturup doğru konuşmak lazım. Bütün kabahati, kendi uydurdukları dine göre hareket eden Siyonist Yahudilere yüklemeden önce, üzerine ölü toprağı serpilmiş gibi davranan İslam ümmetini de eleştirmek gerekiyor. Zira!.. Hayatını ümmetin selametine adayan ve sık sık Siyonist İsrail tehlikesine dikkat çeken merhum Necmettin Erbakan Hoca... Filistin meselesinin çözümü için her zaman Müslümanların aksiyon almaları gerektiğini öğütlüyordu. “İslam dünyası Ebabil kuşlarını beklemesin. Ebabil kuşları gelirse 8 milyonluk İsrail’i değil ona tepki koyamayan bir buçuk milyarlık İslam Dünyasını taşlar’ diyordu. Tam da onun dediği gibi oldu. Biz, “Ebabil kuşları gelsin” diye beklerken, Hz.Ömer’in, Selahaddin Eyyübi’nin ve Yavuz Sultan Selim’in emaneti Kudüs ve Filistin toprakları Siyonist Yahudilerin eline geçti. Buna rağmen hâlâ “slogan” atmakla, parasını verip aldığımız İsrail mallarını sözde boykot etmekle yetiniyoruz. Bu acınası halimizi gördükçe, bizleri taşlamaları pahasında da olsa; “Ebabillerini gönder Ya Rabbi” diye dua etmekten başka çaremiz kalmıyor!...
·
164 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.