Öncelikle Merhabalar arkadaşlar bugün sizlerle Yunus ve Suna kitabınin bana kattığı düşünceler ile geldim Öncelikle hikaye girmeden önce şöyle bir şey söylemek istiyorum kısa bir özet gerektirirse çok spoiler vermeden giriyorum bir hayat düşünün bir kişiye güveniyorsunuz ama yabancı çok bir tanıdıklığınız yok bu kişi sizin hayatınıza girip bir anda mahvediyor hayatınızı size karşıya bir şey demesi gerekirken bunu yapmıyor ve ondan sonra bu olaylar sıkıntıya girmeye başlıyor elbet bir gün öğrenilecek diyor deniliyor ya işte o bu olsa gerek olaylar hiç birbirine iyi gitmiyor Mikail okurken bir yandan içinde yani ağlayarak okudum desem doğrudur çünkü haksızlığa dayanamayan biriyim ben bu yazıdan sonrası spoiler içermektedir. bir aşk düşünün içine bir kızın bir arkadaşının ona mektup vermesi ile hikaye başlıyor onu ona bir arkadaşının verdiğini söyle diye ondan sonra gün ve yeri veriliyor ve öbür arkadaşı Almanya'ya gitmek üzeredir Suna kendisi üniversitede okuyan bir genç kız az yaz tatillerini ve ara tatillerinde İstanbul'a gelmektedir ailesi ile beraber ve Hülya kızım suna'ya ters yapmasıyla başlıyor haklı olan burada sunayken Hülya ondan sonra biriler mektubun karşılığı gelmesi üzerine Hülya yunus ile konuşuyor ve bu mektuba yunus'un kafasına yatmaya başlıyor bundan sonra mektubun sahibi Suna ama onun yerine Hülya gidiyor buluşmaya buluştuklarında Yunus hoşlanmaya başlıyor evleniyorlar evlenmelerinin ardından Suna yaz tatiline İstanbul'a geliyorlar Bir de ne görsün Suna yunusgil'in balkonlarında hülya'yı görüyor Hülya bir anda içeri giriyor ne olduğunu bilmiyor onunla konuşmaya çalışıyor Hülya onunla konuşmasını konuşmak istemiyor Leman teyze yunus'un annesiyle karşılıklı balkonunda karşı karşıya geliyorlar ve birbirlerine soruyorlar nasılsınız diye Yunus ne yaptı diye soruyor ve Yunus evlendi cevabını alınca Suna kendiliğinden içeri gidiyor ve hüngür hüngür ağlıyor ve bunu Hülya ile evlendiğini duyduğu anda hülya'ya içinde zaten beddua etmiş bir şekilde ondan sonra mahallede mahallede bu olaylar duyuluyor ve suna'nın babası benim böyle bir kızım yok ve onu kabı dışarı ediyor bunu gören Yunus ve yunus'un babası Bilal bey artık evine alıyorlar yunus'un yeni nikah dini nikahlı işi oluyor yani kuma artık işkenceli günler başlıyor Suna bir mevki sevinirken başına geleceklerden habersiz bir şekilde eve giriyor artık Hülya ile Suna sürekli birbiriyle kavga dertleşme halindeler bir gün hülya'dan güzel bir haber geliyor hamile oldugu ondan sonra bu bu arada hülya'nın yaptıkları hiç yunus'un aklına gitmiyor ama her ne olursa olsun Yunus hülya'yı seviyor ve ona şu sözleri genellikle söylüyor ve tekrar ediyor Suna gidecek ama aranı iyi tut sıkıntı tutarsan sen de sıkıntısını çekersin diyor ve bir ara Hülya Sunay zehirlemeye bile kalkıyor resmen bunu Yunus görüyor ve neyse sunayı hastaneye götürüyorlar ediyorlar ondan sonra hikayenin sonlarına doğru Suna gitmeye karar veriyor artık annesigil onaylanmış bir şekilde Almanya'ya bir hafta sonra gidecek ve Almanya'ya gittiği gün hülya'nın çocuğudur doğuyor ve o gece Hülya ölüyor ondan sonra Yunus Suna için olan aklındaki düşünceleri değişiyor Bir de o bana o kadar şey yapıyordu annesiyle konuşmalara giriyor şuna gelir mi hülya'nın çocuğuna bakmak ister mi bir daha geri dönmek ister mi tarzlarında düşünceler oluyor sonunda ise Suna yunus'un yanına dönüyor ve hikayemiz böyle sona eriyor

Yunus Ve SunaGül Pehlivan · MST Ajans Production · 04 okunma

·

8 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Yalnizlar.kutuphanesi