Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

342 syf.
·
Puan vermedi
Sabah kalktığimda yaklaşık 18 dakikalık bir video izledim. "Çinliler neden her şeyi yer?" diye. Buna baskın sebep insanın gerçekten kanını donduruyor. Komünist Mao iktidarı döneminde sanayi üretim artış için gerekli tarımsal üretim artışına yönelik çabalar sürerken megaloman Mao serçeleri izler ve bakar ki serçeler buğday tanelerini yiyor ve zeki Mao hemen ülkede tüm serçelerin toplanıp yok edilmesi emrini verir. Milyonlarca serçe yok edilir ve takip eden yıllarda kısmı bir üretim artışı sağlanır ama sonraki yıllar ölümcül bir kıtlık başlar ve bunun en temel sebebi benzeri Kutsal Kitaplarda da yer alan tüm tarım ürünleri istila eden çekirge sürüleridir. Bunun yanında böcekler ve farelerin populasyonu da serçelerin katlinden dolayı çok artmıştır. İnsanlar, ağaç kabukları, çamur ve insan yemeye başlarlar ve tahminen 60 milyon kişi bu kıtlık da ölmüştür. Bu kitaba dair düşüncelerime neden böyle başladım ve ne bağlantısı var diye düşünülüyordur mutlaka. Endüstri devriminin yol açtığı kapitalist sömürünün ve Jack London'un da "Uçurum İnsanlari'nda anlattığı ve gözlemlediği kitlesel emek gasbının ve hırsızlığının yol açtığı toplumsal eşitsizlik ve ekonomik sefalet boyutunun aksi bir ideoloji ve kuramı Marx ve Engels öncülüğünde tetiklemesi elbette kaçınılmazdı. Sosyalizmin teorisyenlerinin pratiğe geçirildiğinde sonraki yıllarda proleter bir diktatörlüğün mutlak kişisel diktatörlüklere evrileceği korkusunu taşıdıkları kaçınılmazdır herhalde. SSCB'de Stalin, Çin'de Mao, Kamboçya'da Kızıl Kmerler ve hala varlığını sürdüren Kuzey Kore'deki hanedanın mutlak kişisel diktatörlükleri; kuramsal ve ideolojik teorilerin pratiklerde ne dehşet verici yıkımlara ve katliamlara, köleleştirilmiş toplumlara yol açtığının bariz örnekleri. Aksi ideolojiler masum mu tabiki hayır! Günümüzde iyice vahşilen neoliberal dünya düzeninin; çoğulculuğa ve bireyin tercihlerine ve özgürlüğe, demokrasiye, insan haklarına saygıyı kutsallaştıran evrensellikle makyajladığı değerleri sadece kendi amaç ve hedeflerine ulaşmak için kendi ürettiği hakikatleri ve düzeni sürekli kılmak adına hetorejenliği destekler gözükürken kitleleri homojenleştirmesi ve bunu bireylerin sanki kendi özgür iradeleri ile seçim yaptıkları yanılsamasına kapılmaları sanrısını garantiye alarak kendi düzenlerini küresel ölçekte fark ettirmeden dayatıyor. Bu kadar cümlenin yine kitapla ne alakası var mı dediniz? Alakası şu ki; tüm safi niyetlerle geleceğe dair insani umutlar besleyen kitlelerin enerjilerini kullanarak ideolojik ve kuramsal teorilerin hayata geçirilmesi için kullanılıp sonrasında yeni yaratılan siyasi, ekonomik vb. düzenlerin kitlelerin değil de sadece bir avuç azınlığın çıkarları adına feda edilmesi kurgusunun ilk aşaması olan safi niyetlerle her şeyini bu umut uğruna verenlerin mücadele azmini ve çeliğe verilen su misali ruhsal dirençlerinin sertliğinin muazzamlıgının Ukrayna özelinde Bolşevik devrimi süresince yazarın otobiyografik anlatımıdır. Bilinçli okumalar.
Ve Çeliğe Su Verildi
Ve Çeliğe Su VerildiNikolay Ostrovski · Bilgi Yayınevi · 1973677 okunma
·
1.514 görüntüleme
UFUK okurunun profil resmi
Çin nüfusu 2 milyara yaklaşmış durumda.Pek çoğumuz Çin'i kınıyor bundan dolayı ama üretim tüketimi karşılamıyor.O sebeple ne bulurlarsa yiyorlar.Bir de böyle bakmak lazım.
ercanscgn. okurunun profil resmi
Gelecek o kadar parlak gözükmüyor;katlanacak nüfuslar, küresel ısınmanın etkisi dengesizlikler, gıda, su ve daha birçok kriz ve kınama durumları normal bir hal haline gelebilir.
Yasemin. okurunun profil resmi
Abimden incelemeler.. çok güzel olmuş abicannn, kelimeler özenerek seçilmiş ve tespit, benzetmeler bi hayli güzel 😌 yüreğine sağlık be abim 🌸
ercanscgn. okurunun profil resmi
Teşekkürler can🌼😊 İnceleme değil de anlık düşünceler ve bağlantılar.
2 sonraki yanıtı göster
Seyma⁠✿ okurunun profil resmi
Muazzam bir inceleme okudum👏🏻
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.