Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

·
Puan vermedi
Düvel-i Muazzama Karşısında
Düvel-i Muazzama Karşısında            ༄ ༄ ༄ Saltanat yönetiminin yanında siyasi bir zümre iradesinin varlığı ve etkinliği için parlamenter sistemin kurulması ve bunun hukuki zeminin temelleri atılmasıyla başlayan süreçle hükümdar seçilen II. Abdülhamid (1842-1918), eski ile yeni yönetim düzenin tek padişahıdır. Kanunî Esasinin ilan edilmesiyle gelen I. ve II. Meşrutiyet kriz ve kritikleri beraberinde getirdi. İç siyasetin bu kriz ve kritikleri yanında Balkan ve Cihan Harpleri yönetim ve istikrarı zorluk ve imkansız hale getirmişti. Hamidiye döneminin dış politikasının bir çeyreğini anlamak ve bilgi sahibi olmak için “Abdülhamid’in Dış Politikası” kitabı, Abdülhamid’in otuz üç senelik saltanatının ilk on senesini kapsamakta. Cambridge ve Londra üniversitelerinde tarih eğitimi alıp on dokuzuncu ve yirminci yüzyıl Osmanlı tarihi, Balkanlar ve uluslararası ilişkiler konularında uzman tarihçi Feroze A. K. Yasamee; Manchester, Leeds ve Londra üniversitelerinde uzun yıllar ders verdi. II. Abdülhamid’in devlet idaresi, dış politikası, Almanya ile yakınlaşma, Mısır krizi, Rusya ile gerginliğin azaltılması, Doğu Rumeli krizi ve Üçlü İttifak gibi konular on yedi başlıkla “Abdülhamid’in Dış Politikası – Düvel-i Muazzama Karşısında Osmanlı – 1878-1888” kitabında bulunmaktadır. 1699 Karlofça Antlaşması ile başlayıp 1768 tarihine kadar Osmanlı güç kaybederek 1768-1839 yılları arasında yoğunlaştığı ve neticede 1820’ler ve 1830’larda ciddi güç kayıplarının yaşandığı ve bu çözülüş Birinci Dünya Savaşına kadar sürdü. Osmanlı’nın üç asırlık serencamında değişmeyen olgulardan bir tanesi azılı düşmanları olan Rusya ve Avusturya karşında askeri başarılar kazanmamasıdır. On sekizin sonu ile on dokuzuncu asra geldiğimizde Düvel-i Muazzama Osmanlı’yı karşısına aldığını görmekteyiz. Bu sürecin en önemli padişahlarından biri Sultan II. Abdülhamid’indir. Uluslararası tarihçi Feroze Yasamee, II. Abdülhamid’in 33 yıllık hükümdarlık devrinde ilk on yıllık sürecini ele aldığı kitapta; ilk bölümü devletin genel durumu hakkında bilgiler verirken; ikinci bölümünde ise Sultan Hamid'in kişilik yapısında karakter çözünürlüğü yapmaktadır. Bu karakter çözünürlüklerden biri Sultan’ın siyasi görünümü dört ana unsurdan bahseder: istibdat, muhafazakarlık, ıslahatçılık ve İslâm’dır. Bu dört unsuru güçlendiren ve İmparatorluğu 1875-1878 arasında çöküşün eşiğine getiren ayrılıkçı hareketleri engellemeyi, Sultan Hamid başarmıştı. II. Abdülhamid’in iyi ve takdir edilecek taraflarının dışında eleştirilecek çok tarafı da -elbette- vardır. Buna bir yönüyle katkı veren bir tespiti Feroze Yasamee, İngiliz Büyükelçisi Lord Dufferin’den şunu alıntılayarak yorumlamakta: “Siyasetten tek anladığı hayal mahsulü amaçları için küçük entrikalar çevirmekti.” Abdülhamid’in dış politikasıyla ilgili olarak iki tezat ama büyük ölçüde kabul edilmiş bakış açısını yansıtmaktadır: dış baskılara cevaben gelişigüzel hamleler yapan dış politika ve Pan-İslamist, Avrupa karşıtı birlikleri destekleyen ve Asya ve Afrika’da yeniden İmparatorluğu yeniden diriltme hayaline kapılmış dış politika. Büyük Doğu Buhranı çerçevesinde Osmanlı İmparatorluğu dış borçlarla bağımsız ekonomisini kaybetmesi yanında kendisine bağlı Sırbistan, Karadağ ve Romanya bağımsız, Mısır’ın işgal edilmesi sonuçları; Düvel-i Muazzama’nın emperyalist siyasetinin Osmanlı üzerindeki gücü ve yıkıcılığı sürüyordu. 1880’lerin ilk yarısına gelindiğinde Yakın Doğu’da en güçlü askeri varlığa sahip ve en fazla menfaat sahibi olan Rusya ve İngiltere arasında dış güç himayesi kabulüne gelinmişti. Dış güçlerin çıkar ilişkisi arasında kendi varlığını korumak ve istikrara kavuşmak hedefiyle II. Abdülhamid’in dış politikasında denge siyasetine gitmişti. Rusya’yla yapılan dokuz ay süren 93 Harbi Savaşın neticesinde Osmanlı kaybetmiş, Abdülhamid 1878 senesinin Ocak ayında hükûmetin kontrolünü ele alarak ilk vazifesi mağlubiyetin sonuçlarıyla ilgilenmekti. İçeriden ise şahsi otoritesini güçlendirmek için bazı adımlar atması yanında tüm nazırları değiştirmiş, Meclisi feshetmiş ve Yıldız Sarayı’na taşınmıştı. 1878 ile 1880 arası Osmanlı bir dizi savaşlar ve kayıplar neticesinde Ayastefanos, Berlin ve Kıbrıs Antlaşmalarını imzalamıştır. Abdülhamid’in bu dönem içindeki dış politikasının durum ve gidişatını kitabın dördüncü bölümünde anlatmakta. Bu dönemde yaşanan olaylar; Abdülhamid, Rusya’ya karşı İngiltere’nin ittifak dostluğunun sahte ve menfaat olduğunu anlamıştı. Her şeye rağmen devlet bağımsızlığını İngiltere’ye vermeyen Sultan, iyi bir idrak kazanıp bu tecrübesiyle ilerleyen yıllardaki dış politikasının ana şekillendiricisi olacaktı. 1880 ile 1882 yılları arasında Osmanlı dış ilişkilerinde aynı çıkar ilişkisi olan Almanya’yla yakınlaşırken Fransa ve İngiltere Osmanlı idaresindeki Mısır’ı işgal ederek “Mısır Krizi” ortaya çıkarmalarına sebep oldu. 1882 ile 1884 yılları arasında nihayet Rusya ile Osmanlı gerginliği azalabilmişti. Osmanlı 1883’e gelindiğinde 1875 ile 1878 tarihleri arasında başına gelen felaketlerin doğurduğu zararları atlatmada gözle görülür bir mesafe kaydetmişti. Toprak, nüfus, gelir ve itibar kaybetmesine rağmen içeride bir çöküş yaşamamış veya Rus ya da İngiliz himayesine girmek zorunda kalmamıştı. 1884 ile 1885’e gelindiğinde Yakın Doğu’daki hadiseleri gölgede bırakan bir olay oldu. O da Rusya’nın Orta Asya’daki Merv Hanlığı’nı ilhak etmesiydi. Bunun neticesinde İngilizler Hindistan’daki askerlerini teyakkuza haline getirerek Ruslara karşı dikkatli olmaya giderek bu iki ülke arasında Afganistan tampon ülke haline geldi. Çok geçmeden mart ile haziran 1885’te Rus ve Afgan askerleri arasında çatışmalar çıktı ve Ruslar Pencdeh şehrini işgal etmesiyle “Pencdeh Krizi”ne sebep oldular. Feroze Yasamee kitabın onuncu bölümünde bu kriz hakkında bilgi vermekte. Aynı yılın son aylarında Bulgar isyancılar Osmanlı’ya bağlı özerk Doğu Rumeli vilayetinin başkenti Filibe'de bir darbe yaptılar. Ertesi gün Bulgar Prensi Alexander Filibe'ye girerek kendisini ‘Kuzey ve Güney Bulgaristan’’ın prensesi ilan etti. Sultan Abdülhamid böyle bir darbeyi beklemiyor ve Rusya’nın engel olacağını düşünüyordu, ne yazık ki yanılmıştı. Yazar, Doğu Rumeli Krizi ve Çözümünü iki başlıkla anlatmaktadır. Sultan II. Abdülhamid’in 1886 ile 1888 yılları arasındaki dış politika meselelerini Feroze Yasamee, Batum, Boğazlar, Mısır, Bulgar Krizi, Üçlü İttifak, Mısır Antlaşması ve son olarak Prens Ferdinand’ın Bulgaristan’a gelişi konularını ele almaktadır. Düvel-i Muazzama arasındaki çıkar ilişkilerinin dinamik bir dönemi olan 18. yüzyılın son çeyreği içerisinde 1878 ile 1888 on yıllık bir sürecin serencamı büyük kargaşaların -hiç şüphe yok ki- büyük yıkımlarını getirdi. Düvel-i Muazzama karşında Sultan II. Abdülhamid’in devletin bekasını ve yapısını korumak için mücadele etmiş ve reformlar yapmıştır. Düvel-i Muazzama çıkar mücadeleleri karşında Mısır ve Balkanlardaki Batı ve Doğu Trakya bölgesi kaybedildi. Özellikle Rusya’nın Bulgar meselesindeki talepleri 1885’den 1888’e kadar ‘Yakın Doğu Krizi’’ni en önemli sebebi olmuştu. II. Abdülhamid’in bu on yıllık dış politikası ne yazık ki kötü gidişatı düzeltememişti. Bakanlarda yeni kurulan devletler Osmanlı’nın son balkanlardaki topraklarını almak için ittifak kurup silahlanmışlardı. 1908’de istibdat yönetimine son veren ve 1876 Anayasası’nı yeniden yürürlüğe koyan Jön Türk İhtilali; dış politikada Trablusgarp'ı, Makedonya’yı ve Birinci Cihan Harbini kaybetmişti. Esasında 1878 ile 1888 yılları arasında on yıllı kapsayan II. Abdülhamid’in dış politikasını ele alan Osmanlı tarihi, Balkanlar ve uluslararası ilişkiler konularında uzman tarihçi Feroze A. K. Yasamee; on yedi başlıkla “Abdülhamid’in Dış Politikası – Düvel-i Muazzama Karşısında Osmanlı – 1878-1888” kitabını diplomatik yönleri ağır basan bir tarzda hazırlamıştır. Kitabın Künyesi: Feroze A. K. Yasamee, Abdülhamid’in Dış Politikası - Düvel-i Muazzama Karşısında Osmanlı 1878-1888, çev. Yusuf Selman İnanç, Kronik Yayınları, Osmanlı Tarihi Dizisi-15, 1. Baskı Şubat 2018, 373 sayfa. Yunus Özdemir
Abdülhamid’in Dış Politikası
Abdülhamid’in Dış PolitikasıFeroze A. K. Yasamee · Kronik Kitap · 201861 okunma
·
1 artı 1'leme
·
272 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.