Gönderi

220 syf.
10/10 puan verdi
·
Read in 12 days
Herkese merhaba . Bugün size, bir şeyleri değiştirmek için çabalamanın, umut etmeyi elden bırakmamanın, sorgulamanın anlatıldığı ve herkese her yerde önereceğim gerçekten harika bir kitabın yorumuyla geldim . Sevgisiz büyümüş bir çocuğun merhametli olmasını bekleyebilir miyiz? Kendinizi, evreni hiç sorguladınız mı? Yaşamın anlamı ve amacı nedir? Ölüm nedir? Bir son mu yoksa yeni bir başlangıç mıdır? Ruh ve beden birbirinden bağımsız düşünülebilir mi? Nereden gelip,nereye gidiyoruz? Bu geliş ve gidiş arasında bize hayat sahnesinde rol biçen kimdir ya da kimlerdir ve bizler bu rolleri amacına uygun oynuyor muyuz? "Dehşet,kaos,korku,yaşama isteği,yokluk hissi,travma,ağlama isteği,şaşkınlık,öfke,tiksinme ve daha birçok duygu..." Öncelikle yazarımızın bu kitabı yazma fikrinin nasıl oluştuğunda bahsetmek istiyorum : 4 Arkadaşıyla işten dönen yazarımız yorgunluktan dolayı arabada gözlerini kapatıyor ve Van Gölü'nün etrafında giderken hayali bir yolculuğa çıkıyor. Zihnini dünyevi kaygılardan arındırarak derin düşüncelere dalan yazarımız Tinsel bir Kopuş yaşıyor ve yeni romanının kurgusu zihninde canlanıyor. Gelelim Benim Aşık Olarak Okuduğum Kitabımızın Yorumuna : "Beni de kendi benliğimi ve yaşadığım evreni anlama arayışına iten,'Ben kimim?' sorusu oldu. Üstelik bu soruyu işlediğim korkunç cinayetlerden sonra kendime sormaya başladım." Affan... Yaramaz, ailesi dağılmış, sevgi görmemiş,aslında zeki ama okulu sevmeyen, tembel,yalnız sıfatlarına sahip fakat kendinin farkında olmayan, toplumun ona atfettiği durumlarla yaşayıp giden küçücük yüreğe sahip minicik Affan... Babası uzun yol şoförü olduğu için aylarca eve gelmezdi. Annesi var mı yok mu belli değildi. Affan, günlerce evde tek kalırdı. Yanında kimsesi yoktu. Sapanı hariç... Babası hediye olarak doğum gününde ona bir sapan hediye etmişti. Affan içinde bulunduğu derin bunalımı saplanıyla oynayarak atmaya çalışırdı. Başlarda sapanı dostane görünse de sonradan elindeki en tehlikeli silaha dönüşecekti... "Yaban ördeği,yavrusunu ve yuvasını korumak için çok vahşice öldürülmüştü." Babasını trafik kazasında kaybeden Affan artık hayata karşı daha acımasız,daha bir intikam doluydu. Babasıyla çok yakın değillerdi ama annesi gibi onu azarlamıyor ya da dövmüyordu babası. Affan sapanıyla gerek mahallede gerek okulunda tabiri caizse terör estiriyordu. Önüne gelen her insana,hayvana vuruyor ve bunu kimse hissetmiyordu. Bir gün bir yaban örneğini başından zalimce vurdu Affan,yaşayacağı aydınlanmayı bilmeden... Yaban ördeği öldü, sapan gömüldü fakat yepyeni bir Affan doğdu o gün Ben Kimim? diyerek... "Artık bu üç sözcüğü hayatının merkezine almıştı ; okumak,araştırmak ve sorgulamak." Geçmiş Affan'ın peşini bırakır mıydı bilinmez fakat Affan eskisine göre derslerine çalışmaya, kötülüklerden uzak durmaya ve en önemlisi hayatının amacını, kendi benliğini bulmak adına bir yola girmişti. Özgür bir benlik yaratma çabasındaydı,aklını doğru kullanmak istiyordu. Kendine özgü sorular soruyor, cevap veriyor ve yeni fikirler üretiyordu. "Eğer başkalarının fikirleriyle hayatıma yön verecek olursam taşıdığım beynin bir anlamı olmaz." "Koskoca bir kalabalığın içerisinde derin bir kuyunun dibine atılmış gibi yapayalnızdı." Zaman içerisinde Annesini de kaybeden Affan,kendini bisikletiyle yollara vurmuş, yeni yerler keşfedip yeni insanlarla tanışarak kendine farklı hedefler belirlemişti. Geçmiş aklını kurcalasa da asla geriye gitmiyor her gün kendine bir şeyler katarak yaşamaya çalışıyordu. Sonunu ve yaşayacaklarını bilmeden... "Hayattaki ince detayları ıskalamamaya çalış." Öyle bir kitap okudum ki zihnimi açtı,benliğimi bana hatırlattı. Bir kitap nasıl hem bu kadar duygu dolu hemde bu kadar mantıklı olabilir diye çok sordum kendime. Yazardan okuduğum ilk eserdi fakat asla son olmayacak. Her bir detay öyle güzel  işlenmiş, o kadar muazzam betimlenmiş ki keşke hafızamdan silinse tekrar tekrar okusam diyorum. Kitabın dili, akıcı ve sade. Okurken Affan'la birlikte kitaptaki tüm soruları sizde kendinize soruyor ve içsel bir yolculuğa çıkıyorsunuz. Küçük bir çocuk için üzülüyor, yer yer seviniyorsunuz. Küçücük yüreğine ve hayatına o kadar çok şey sığdırdı ki... Kitabın başını ve sonunu böyle beklemiyordum. Ağladığım çok yer oldu. Ama en önemlisi öğretisi çok yüksek bir kitaptı. Yazarın,ünlü düşünürlerin fikirlerine yer vermesi,onlar üzerinden hem karaktere hem bize sorgulamalar yaptırması o kadar güzel düşünülmüş bir detay ki... Felsefe sevmeyen birine bile Felsefe sevdirir. İnsan kalabalığın arasında en çok kendisini unutuyor, Affan kendini hatırladı, ben kendimi hatırladım. Ve içsel yolculuk asla bitmeyecek bir süreç,taa ki ruh bedenden ayrılıncaya dek... Kitabın içerisinde yer alan bölümlerden önceki fotoğraf ve sözler de çok güzeldi. Kitabın kapak tasarımından tutun iç dizaynına kadar her şeye bayıldım. Gerçekten ruhu olan bir kitap ruhuma dokundu. Emeği geçen herkese teşekkür ediyor ve herkese her yerde kesinlikle önereceğim bir kitabı okumuş olmanın mutluluğunu yaşıyorum! Kesinlikle Tavsiyemdir . Ve son olarak ; Evet,sevgili dostlar!Hayat sandığımızdan daha kısa ama bir nakış gibi ördüğümüz hayatımız boyunca edindiğimiz bilgi ve deneyimlerle içinde yaşadığımız anı,her zaman reel bir düzlem üzerine inşa edebiliriz. Bunun için de sürekli okumak,düşünmek,araştırmak ve sorgulamak lazım. (Ayrıca kitabı okumaya başlamadan önce lütfen Yazarın notu ve İlk Söz kısmını okuyun ) Sevgiyle...
Tinsel Kopuş
Tinsel KopuşSelami Çınarcı · Kitap Müptelası · 202378 okunma
·
110 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.