Süskind, harika yazıyorsun gerçekten. Kitapta üç kısa hikaye ve bir deneme mi desem, hangi kitap sizi en çok değiştirdi, dönüştürdü, etkiledi vs sorusuna verilmeye çalışılmış bir cevap denemesi ki desem, pek karar veremedim. Hadi üç buçuk hikaye deyip yazara uyalım. İlk hikayede genç bir ressamın kötü bir eleştiri almasından sonra zihin dünyası ve hayatında vuku bulan değişimleri okuyoruz. Sarsıcı bir hikaye olsa da birçok insan için, beni teğet geçti. Güçlü bir karaktere ve özgüvene sahip olmayan ve fakat buna rağmen piyasaya çıkma, kendini eserleri yoluyla eleştirmenlerin dişleri arasına atma cesareti gösteren her insanın başına geleceği muhakkak olan bir durumdu benim için. İkinci hikayeye bir satranç sever olarak mest oldum. Parkın yenilmez yaşlı şampiyonuna karşı kimsenin tanımadığı, daha önce satranç oynadığını görmediği gizemli ve kendinden emin, güçlü bir avrası ile bir delikanlı oturmuş ve oynamaktadır. Yaşlıya yenilmiş olan ve anında oyuncuların başına toplanan tüm satranç severler kuyruk acısından dolayı tabiki genci tutmakta ve onun kendilerinin intikamlarını almasını istemektedirler içten içe. Genç oyuncunun duruşu, karizması ve gizemli hamleleri ile herkesi 'bu üstün bir oyuncu ve hatta bir satranç dahisi olmalı' düşüncesine sevkeder, hatta yaşlı şampiyonu bile. Genç oyuncunun iç dünyası hariç, şampiyonun ve kuyruk acısı olanların zihin dunyasında dolanmak, birinden birine zıplamak harikaydı doğrusu. Sanki hem şampiyonu hem de yendiği parkın müdavimlerini gözleyen ve ne düşündüklerini ne arzuladıklarını gören bir üçüncü şahısa dönüyorsunuz. Harikaydı... Üçüncü hikaye de ise yeterince çalıştım deyip 55 yaşında emekliye ayrılan adamın eviyle bahçesi arasında bir teras inşa ederken kazıda bulduğu taşlaşmış midyeler bulmasıyla hummalı bir araştırma ve zihin maratonu başlar. Vardığı mantıksal sonuç korkutucudur... Son olarak da kitapların insan üzerindeki etkisi, okumak ve okuduğunu hafizayda saklamak ile alakalı enfes bir yazıya geldik. Beni çok etkiledi, çünkü ince eleyip sık dokunmuş, benim de sık sık düşünüp yaşadığım ve haliyle muzdarip olduğumdan dolayı acısını çektiğim bir konu ve yazıydı. Yalnız olmadığını görmek de, boşa gitmiyor tesellisi de su serpti yüreğime. 100 sayfayı bulmayan ama yine 100 sayfayı çok aşan düşüncelere gebe olan ve doğuran bir kitap. Kitabı değil Süskind'i kesinlikle tavsiye ederim. Kitapla ve güzel yazarlarla kalın...

Üç Buçuk ÖyküPatrick Süskind · Can Yayınları · 2012565 okunma

··

3 artı 1'leme

·

1.128 görüntüleme

Veysel Özdemir

@vyslozdmr ·

23 Ekim 2023 19:58

Koku kitabını okudunuz mu tavsiye ederim.

1 sonraki yanıtı göster

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Johnny Five