Gönderi

80 syf.
7/10 puan verdi
·
9 saatte okudu
Cengiz Aytmatov'un henüz Aytmatov olamadığı dönemde (1965) kaleme aldığı ilk eserlerinden birisi. Kitap 1970'te İlk Öğretmen ismiyle Türkçe yayınlanmış. Daha sonra Da Yayınları tarafından Öğretmen Duyşen ismiyle yayınlanmış. Mehmet Özgül çeviri haklarını Elips Kitaptan Nora Kitaba geçmesiyle kitap bu yıl İlk Öğretmenim ismiyle Nora Kitap tarafından tekrar basıldı bende buradan okudum. Aytmatov'un ilk eserlerinden olması nedeniyle bazı okur tarafından "leninist" olarak eleştirilmesi normal. Belki de Aytmatov'un çoğu eserini Türkçe'ye çeviren Ötüken Yayınları bu nedenle bu kitabın Türkçe çevirisini yayınlamadı. Ama tabi biz burda siyasi mesajlara değil, kitabın ana fikri olan fedakar bir öğretmen ve azimli bir gencin öyküsüne bakacağız. Aytmatov'un geleneğini anlamak değilse bile gelişim sürecini kavrayabilmek için. Öncelikle kitabın bir Kırgız köyünde geçen gerçek bir hayat hikayesinin Aytmatov'a yaşayanı tarafından anlatılmasıyla yazıldığını söyleyerek başlayalım. 72 sayfa kadar kısa olan bu kitapta kocaman bir hikaye ve hayat var idealist bir öğretmen olan Düyşen ve öğrencisi Altınay'ın hayatı. Bir öğretmen bile olmayan Düyşen askerde okuma yazma öğrendikten sonra köyüne dönüp okul kurmak ister, tabi zorluklarla karşılaşır, köylü çocuklarını okula göndermek istemez ama hepsini aşar ve okulunu kurar en başarılı öğrencisi ise Altınay'dır. Anne babası olmayan Altınay amcasının yanında yaşar azimli, umutlu bir kızdır. Altınay'ın okuma mücadelesi, yaşlı bir adamla evlendirilmek istemesi ve öğretmeninin onun için yaptığı fedakarlıkları görüyoruz. Kitapta bir yarım kalmışlık var Altınay'ın ağzından anlatılmış mesela Düyşenin'de olaylardan sonra neler hissettiğini okumak isterdim. Sonu yine yarım bırakılmış tekrar görüşebilecekler mi nasıl olacak insan merak ediyor. Aytmatov Sultanmurat kitabında da yapmıştı bunu hep yapıyor belli ki bizim hayalgücümüze bırakıyor, belkide sonunu bizim getirmemizi istiyor iyi yada kötü bitirmek size kalmış diyor, olsun senin canın sağolsun Aytmatov'um. Aslında çoğumuzun hayatında belli ölçüde bir Öğretmen Düyşen vardır. Bende ilkokulu köy okulunda okuyan biri olarak kitap boyunca ilkokul günlerim, benim için fedakarlıklar yapan öğretmenim geldi aklıma. Laf olsun diye söylemiyorum gerçekten bende bugün belli bir yere geldiysem ilkokul öğretmenimin bunda çok katkısı vardır ayrıntıyı yazmıcam. Ayrıca kitapta bir kavak ağacı olayı vardır Öğretmen Duşen iki fidan alıp Altınayla bu fidanları okulun bahçesine diker "Bu iki fidanı senin için getirdim. Hadi birlikte dikelim onları Bu fidanlar boy attıkça sende büyüyüp serpileceksin, sonunda iyi bir insan olacaksın." diyerek. Bir benzerini ilkokulda bizde yapmıştık öğretmenimiz bizi 4'erli gruplara ayırıp okulun bahçesine Çam ağacı diktirmişti on kadar. "Ben birgün burdan gidicem ama siz bu köydesiniz bu ağaçlara iyi bakın herkes ektiği ağaçtan sorumlu" demişti. Geçen bayram köye gittiğimde okuluma gittim 3-4 ağaç hala duruyor ve büyümüş kocaman olmuş bir taneside benim diktiğim ağaçtı, hissettiklerimi anlatamam. Bu vesileyle bilhassa köyde öğretmenlik yapanlar olmak üzere hakkını vererek öğretmenlik yapan, bir kişinin bile olsa hayatına dokunan değiştiren bütün öğretmenlere teşekkür ediyorum iyi ki varsınız.
İlk Öğretmenim
İlk ÖğretmenimCengiz Aytmatov · Nora Kitap · 20186 okunma
··
56 görüntüleme
Mehmet Y. okurunun profil resmi
Ben adam yayınlarından, Ülkü Tamer çevirisinden okumuştum. Aytmatov'un bu hikayesi de kısmi bir gerçeğe dayanıyor. Seydali Bekmambetov henüz 16 yaşındayken köyün okul müdürü olmuştur. Çünkü okuma yazma bilir ve köydeki tüm erkekler cephedeydi
Uğur Ukut okurunun profil resmi
Okumadim ama kitap hakkinda bir fikir edindim. Iyi bir inceleme olmus. Kaleminize kuvvet. Sultan Murat sonu çok açık bırakılmıştı. 100 kişi 100 ayrı son yazabilir yani. Bu da öyle sanırım.
Salih okurunun profil resmi
Kitapta flashback var geçmişteki hikaye tamamlanmış ama hikayenin anlatıldığı zamanda açık bırakılmış okuduğuzda anlayacaksınız demek istediğimi. Sultanmurat'ı da yakın bir zamanda okudum dediğiniz gibi onun sonu da bizim hayalgücümüzde bırakılmıştı. Hatta o kitabın devam kitabı bile olsa iyi olurmuş hani.
Şerife Nur Yüksel okurunun profil resmi
Kaleminize sağlık efendim :)
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.