Bugün bin defa düştüğüm çukura bir defa daha düştüm Mela.
Birkaç gündür süregelen umudum yine paçavra gibi yerlere atıldı.
Ben yine sevmenin dünyadaki en zor ve imkansız şey olduğuna karar verdim.
Ben yine aile olmanın dünyadaki en olursuz şey olduğuna karar verdim.
Ben bugün sensizliğe değil ailesizlige ağladım.
Ben bugün sevgisiz olmaya değil sevgisiz büyümeye ağladım.
Ben bugün umut etmeye değil umut etmeye izin verilmemesine ağladım.
Mela, çukurlarin evim olmasi ne kadar kötü.
Burada çiçekler yok, uğurböcekleri de gelmiyor.
Uğramıyor kervanlar su için, kurak topraklar mi benim kaderim?
Bu kadar sevilmemeyi ben mi istedim sanki?
Bu kadar yorulmayı ve olmazları,
Bu kadar dipleri ben istemedim Mela.
Ben memnun değilim kenara atılmaktan, yok sayılmaktan, yüzüne bakilmamaktan.
Ben memnun değilim seviyor gibi yapılmasından sevilmiyor olmaktan.
Artık çok mu geç için her şey Mela.
Artık senden başka Mela yok mu diyarda?
Senin sevginin bile sahte olduğunu anladığım gün çok yeminler etmiş, çok gözyaşı dökmüştüm.
Sen Mela, çok zor olmadı değil mi senin için de sevmemek?
Sen ve diğer insanlar neden bu kadar gaddarsiniz?
Sahi özellikle anlaşıp mı beni üzmeye tek tek geliyorsunuz?
Uyuyabiliyor musunuz geceleri ?
Ben artık sonsuz uyku isterken rahat mu vicdanınız?..
Artık sende gelme Mela.
Mutlu olman yeter bile demeyeceğim.
Ben sevmekten yoruldum.
Ben özlemekten yoruldum.
Artık sadece nedenini sorgulayacağım.
Ben artık dünyadan gitmek için çabalayacağım.