Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

HAVUÇLU TARÇINLI
Perdeleri açtım ama gözlerimi açamadım. Bu beyaz parlaklık ona bakmama izin vermiyordu. Buna rağmen dışarıda ne kadar güzel bir manzara olduğunu tahmin edebiliyordum. Çünkü sabahtan beri fırtına vardı ve kimse dışarı çıkamamıştı. Şimdi fırtına arkasında büyük bir güzellik bırakarak gitmişti. El ayak değmemiş bir güzellik... Saf, berrak... İnsanoğlunun bozmadığı bir yer ne kadar güzelse o kadar güzellik... Biraz sonra gözlerim parlaklığa alıştı ve yavaş yavaş baktığım yeri görmeye başladım. İnsan her baktığını görmüyor ama her gördüğüne bakıyor. Fark ettikleri de genelde gördükleri oluyor. İnsan önce bakmalı sonra görmeli ve farkına varmalı! Mesela bahçedeki kırmızı gülü görmeseydim güzelliğinin farkına varamazdım. Huzur veren bir güzellik... Ve dikkat çekici... Oldukça... Beyazlar içinde sanki kan damlası gibi. Öylesine konmuş gibi ve sanki her an biri koparacak gibi. Güzel şeylerin ömrü uzun olmuyor ... Fazla geliyorlar belki bize. Sahip çıkamıyoruz ya da biz. Farkına varamıyoruz bir gülün ya da bir gülüşün... Aahh... İnsan ne çok şey düşünüyor. Ya da düşünmek için kendine ortam hazırlıyor. Öylesine otururken ya da kek yaparken. Fark ettim kek mevsiminin geldiğini. Bu havaya çok yakışacak. Kek, bence sıcakkan yenince güzel olan şeylerden biriydi. Eline alınca bir dilimi ısıtabilmeli seni. Evet, kekle de ısınabilir insan. Ya da ısınmayı bahane eder keki yapan. Üzerinde çatlaklar oluşan, dumanı tüten bir kek... Yapan kişinin sevgisiyle lezzetlenen bir kek. O yüzden pek yaz tatlısı olduğunu düşünmüyorum zira yazın insanı ısıtacak pek çok şey oluyor etrafında. Şimdi tam vaktiydi mutfağa girmenin. Mutfak pek çok yönden kendim olduğum yerlerden biriydi. Ya da kendimi unuttuğum... Her şeyi yapabildiğim ya da her şeyi düşündüğüm yerdi. İnsanlar düşünmemek için kendilerine meşgale bulurlar ve hayattan soyutlanırlar, ama ben öyle değilim sanırım. Ben düşünerek var oluyorum yoksa kendimi kaybediyorum. Herhangi bir şey olabilir bu düşünce. Mesela keki neli yapacağımı düşünüyorum. Her şeyin çikolatalısını seven ben çikolatalı yapmayı düşünüyorum önce. Ama tarçın bu mevsime daha çok yakışacak tıpkı havuç gibi. Yakışmak, başkalarının iki şey arasında tuttukları uyum mudur? Yoksa iki şeyin birleşip zamanla bütünleşmesi midir? Bir uyum yakalarlar ve ömür boyu sürdürürler. Biri olmazsa diğeri yalnız kalır ve bir daha bütün olamaz. Bir artı bir her zaman iki etmez . Ve insan en çok insana yakışır... Bu nerden anlaşılır, sen bana yakıştın mı denir birisine. Biz birbirimize yakıştık... Ya da kalplerimiz... Kalpse eğer birbirine yakışan bunu biz yapmayız o yapar. Belki dilimizden sevgi diye dökülen budur. Kalplerin birbirine yaklaşmasıdır... Kek diyordum... Kek yakışıyor kışa... Adı her ne olursa olsun...
Gülbâde
Gülbâde
·
62 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.