Gönderi

752 syf.
5/10 puan verdi
·
21 günde okudu
Seksek İsmail
Julio Cortâzar'ın 1963 yılında yazdığı deneysel romanı incelemekteyiz. Roman postmodern tema ve teknikleri içermektedir. Zaten postmodernizm 1960'lı yıllarda klasik anlatılardan farklı deneysel romanlar sayesinde oluşmuş bir edebiyat akımıdır. Bu akımında en çılgın denemelerinden biri bu kitaptır. Bir hikayeyi okuyucuya, anlamını ve bütünlüğünü bozmadan hem klasik okuma yöntemiyle hem de sayfalar arası atlayarak okutabilmek tamamen ustalık, titizlik gerektiren bir iş olsa gerek ki epey emek harcanan bir eser olduğu aşikar. Dolayısıyla bu iki farklı okuma biçimi kitabın yazıldığı tarihe kadar karşılaşılmamış bir teknik olduğu için Latin Amerika'da epey bir ilgi görmeyi başarmıştır. Okuyucu, sırayla veya sekerek okurken bölümler arası geçişlerde kopukluk, karışıklık veya alakasızlıklar hissedebilir. Bu çok normal bir durum çünkü kitap bu kopukluklar sayesinde iki farklı şekilde okunabilir hale geliyor. Fakat bu kopukluklar okuyucunun hikayenin içine girmesinde zorluklar yaratabilir. Bu sebeple iyi ve güçlü bir okuma kondisyonu gerektirdiğini hatırlatmakta fayda var. 2002-2004 yılları arasında YKY yayınevi tarafından ilk kez Türkçeye çevrilen bu eser ne yazık ki edebiyatımızda tutunamamıştır. Yerli edebiyatçımız Ali Lidar'ın 2015 yılında linkini alta bırakacağım bir edebiyat sayfasındaki yazısı ve 2017 yılında yazdığı 'Kişisel Edebiyat Atlası' kitabında bu eserden bahsedip, yeniden edebiyatımıza kazandırmaya çalışmıştır. Fakat 1k istatistiklerine bakarsak bu çabalar sonuç vermiş görünmüyor. Tabii önce kendisini edebiyatımıza kazandırmak lazım ki sonra tavsiyelerini kazandıralım. Ali Lidar'ın deyimiyle bu kitap üç farklı şekilde okunabiliyor. İki tanesini zaten biliyoruz. Üçüncüsü ise kitabı ilk sayfasından son sayfasına kadar sırayla okumak. Bu şekilde okunduğunda bambaşka bir roman çıktığını ifade ediyor Lidar. Yazının kendisini bu linkten okuyabilirsiniz. artfulliving.com.tr/edebiyat/cortaz... Cortâzar, bu kitabında kelimelerle adeta dans eder gibi dilini en ince ayrıntısına kadar kullanıp bize cümleleri arasında da seksek oynatmıştır. Haliyle bu kelime oyunlarını Portekizce dilinden kendi dilimize birebir çevirmek mümkün olmadığı için kitap kendi dilimizde daha karmaşık ve duygudan biraz mahrum kalmıştır. Bu sebeple yerli edebiyatımızda pek tutunamamıştır. Tutunamayanlar kitabı da anadilimizde yazıldığı halde, o dönem edebiyatımızda tutunamamıştır ve biz Oğuz Atay'ı yıllar sonra anlamaya başlamışızdır. Yani, Cortâzar'ı kaç yüzyıl sonra anlamaya başlarız, bilemiyoruz. Özetleyecek olursak: Hikayenin akışına, kelimelerin karmaşıklığına takılmadan deneyebileceğimiz deneysel bir roman. Bahsettiğimiz bu farklı okuma yöntemleri tecrübe etmeye değer nitelikte. Kitabı 56. bölüme kadar okuduğunuzda zaten bitirmiş oluyorsunuz. 56. bölümden sonra seksek oynamayı denersiniz, hoşunuza gitmezse kapatırsınız ki yazarın deyimiyle, diğer bölümleri okumazsanız zaten bir şey kaybetmezsiniz.
Seksek
SeksekJulio Cortazar · Can Yayınları · 2022452 okunma
··
1.108 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.