Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

392 syf.
8/10 puan verdi
·
4 günde okudu
Bir roman ama okurken roman hissi vermiyor
Thomas Mann
Thomas Mann
. Sanki bir tarih kitabı okuyoruz ve olaylar hayali, küçük bir Alman devletinde geçiyor. Ama tarih kitabı izlenimiyle sanki hayali değilde gerçek bir devlet, gerçek bir dünya anlatılıyor. Yine bu açıdan kitabı okuması da zorlaşıyor. Sanki oturmuş tarih dersine çalışıyormuş hissi veriyor. Bu küçük devletin politikalarıyla ilgili pek çok sayfa okutuyor. Grandüklük yani krallık ve halk arasındaki ilişkiler muazzam olmasa da en zor koşullarda dahi kralına bağlı bir halk... Kitaba ismini veren Majesteleri Kral, asıl kralın kardeşi. Babaları ölünce tahta geçen büyük kardeş rahatsızlığı sebebiyle kardeşi Klaus Heinrich'e Majesteleri Kral unvanı ve pek çok yetki verir. Vekil kralın tek yaptığı ise davetlerde boy göstermek ve temsil olur. Çocukluğundan itibaren Heinrich tüm bunlardan hep uzak kalan bir çocuktur zaten. Eğitimleri hep gosteriste kalmıştır ki kendisi de geleceğe yönelik planlar kurarak kendini geliştirme derdine düşmez. Zaten prens olduğu için hep yapmacık, yalan bir çevre de büyümüştür. Majesteleri Kral olduktan sonra bile ülkeme hizmet edeyim gayesi taşımadı hiç. Bulunduğu konum itibariyle bir şeyler öğrenmesi, deneyim kazanması gerekirken sanki hep başka bir dünyada yaşıyormuş gibi. Kitaptaki tüm o ciddi havaya rağmen Heinrich içi doldurulmamış bir kral gibi. Hatta bir noktada ülkenin korkunç haldeki ekonomik durumu kendisine anlatıldığında 'bunu bana nasıl anlatırlar' diye şaşırıyor. Bu soyutlanmışlık nasıl ifade edilebilir başka?.. Derken ülkeye Amerika'dan çok zengin biri gelir ve yerleşir. Hatta kraliyete ait saraylardan birini satın alır. Zaten kötü durumdaki devlette mecbur satar. Bu zengin şahsın kızı ve Heinrich samimiyet kurar. Aslında buna samimiyette denemez çünkü aralarındaki konuşmalar hep ağdalı, özellikle zengin kızımız Imma karşısındaki prensmiş kralmiş bakmadan iğneleyici, aşağılayıcı laflarindan da geri durmaz. Kendisine bir kere bile sempati besleyemedim. Çocukluğundan beri yapmacık dünyasında samimiyete hasret Heinrich, İmma'ya vurulur. Ve kadın kendisini boş bir insan/kral olarak gördüğü için ve üstüne de ülkenin durumu felaket halde olunca Heinrich araştırmaya koyulur. Ülkenin durumunu araştırır, neler yapılabilir diye düşünür vs. Sonra bunu İmma'ya anlatır ve boş bir insan olmadığını kanıtlayarak güven kazanır. Imma olmasa ülke Majesteleri Kral'ın umrunda olmayacaktır adeta... Alman yazar Thomas Mann'in yazdığı kitapta, bu hayali Alman ülkesinin kurtuluşu Amerikalılar sayesinde olur. Ülkenin kendi devleti veya halkı sayesinde değil... Son olarak okuması zor ve boğucu bir kitap. Klasiklerdeki o ağırlık fazlasıyla var. Fakat bitince insana çok şey düşündürüyor.
Majesteleri Kral
Majesteleri KralThomas Mann · Can Yayınları · 2013125 okunma
··
37 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.