"Döndüm baktım sağ yanıma Mehmetçik can veriyor vay." Yirmi asker ve bir yüzbaşı... Attıkları her adım, her hareket ölüm ve yaşam arasındaki o ince çizginin ne tarafında olacaklarını belirliyor. Amaçları ise bizim rahatlığımız ve vatanın ayakta kalabilmesi, korunması. Sadece mehmetçiğin zort şartlar altındaki başarısını, kahramanlığını anlatmakla kalmıyor Pamukoğlu kitapta. Türkiye gerçeğini görmezden gelenlere de askerlerin yaşadığı zorlukları, korkuları, acıları ama her şeyden önce yüreklerinde taşıdıkları sonsuz cesareti de anlatıyor. Eğer gerçekten birazcık ilginiz varsa, takip ediyorsanız böyle şeyleri onlarla birlikte okudukça siz de üşüyecek, korkacak, vazgeçemeyeceksiniz ama asla tam anlamıyla neler yaşadıklarını anlama kabiliyetine erişemeyeceksiniz. Kuru sıkı laflarla konuşmanın verdiği can sıkıcılıklardan biri de askerlere değersiz bir meslek yapıyorlarmış, görevlerini icra ederken rahat içinde yüzüyorlarmış gibi davranılması. Ne geçmişte ne de günümüzde bu ülkenin evlatları vatanı korurken rahat yüzü görmediler. Doğa şartları aynıydı, düşman aynıydı, acımasızlık aynıydı ve daha belki de bilmediğimiz, istesek de anlayamayacağımız zorluklarla karşılaştılar. Allah hiçbirini başımızdan eksik etmesin, şehit olanların ise ruhu şad olsun. Allah mekanlarını cennet eylesin. Bizler onlara borçluyuz ve minnet duymak zorundayız! Kitabın yazarı Osman Pamukoğlu, Türkiye’nin Güneydoğusunda yaşananların en iyi tanıklarından, Doğu ve Güneydoğu'yu bildiği kadar Kuzey Irak’ı da en iyi bilen isimlerdendir. Onun kaleminden çıkan bu eseri okurken ister istemez yaşantımı sorguladım ama asla yaşadıklarını yaşayamayacağımdan düşünceden öteye gitmedi hislerim. Kendisinin de sözlerine yer verip incelemeyi bitiriyorum ve kesinlikle okumanızı tavsiye ediyorum: “Bu kitap, içinde bulunduğumuz dönemde ayrı bir önem taşıyor. Burada, yurdun dört bir yanından gelmiş gencecik çocuklarımızın gerçekte nelerle karşılaştığını, sıcak evlerinde oturan insanlara hatırlatmak, hem de orada kaybettiğimiz evlatlarımızı unutmadığımızı söylemek istedim. Bu kitap bir vefanın sonucu olmasının yanı sıra aynı zamanda terörle mücadelenin gerçekte nasıl verilmesi gerektiğini de anlatan bir eser. Ben bu kitapta, gayrinizami harp taktiklerini uygulayarak başarıya ulaşan Türk askerinin yapabileceklerini anlatmak istedim. Bu kitap, terörle mücadele sırasında hayatını kaybeden tüm Mehmetçiklerimize, gazilerimize ve onların ailelerine adanmıştır.”

Cehennemdere KanyonuOsman Pamukoğlu · İnkilâp Kitabevi · 2013893 okunma

·

901 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.