Bilginin iktidarla ilişkisi
sadece uşaklıkla değil, hakikatle de ilgilidir. Çoğu bilgi, eğer güçler
ilişkisiyle orantılı değilse, biçimsel açıdan ne kadar doğru olursa olsun,
geçersizdir. "Hitler benim için patolojik bir vakadır" - bir mülteci
doktorun bu sözleri sonuçta klinik bulgularla doğrulanabilir, ama o
paranoyak adına dünyanın başına sarılan nesnel belayla orantısızlığı
bu tanıyı gülünçleştirmekte, sadece mesleki bir lafazanlığa indirgemektedir.
Hitler belki "kendinde" bir patolojik vakadır, ama hiç kuşkusuz
"kendi için" değildir. Mültecilerin Faşizme karşı demeçlerinin
çoğunda görülen kibirli şişkinlik ve zavallılık da bununla ilgilidir.