Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

Abbas Kiyarüstemi'nin aşka dair düşünceleri Aşk Dayanak Sağlıyor Yalnız olabilirim ama yalnızlıktan acı çekmiyorum. Birileriyle mutluluğu paylaşmak muhteşem bir şey olsa da bugünlerde kendi başıma olmak çok da kötü değil. Cadde boyunca daha hızlı yürüyebiliyorum. Yalnız olmaktan bahsettiğimde ille de bir hayat arkadaşının olmamasından söz etmiyorum. Bu daha çok halet-i ruhiyeyle ilgili. Şiirlerimden biri şöyle başlıyor: “Ay yalnız, güneş yalnız, erkek yalnız, kadın yalnız, çiftler yalnız.”Aşk dayanak sağlıyor. Her şeyi canlandırabilir ve hızlandırabilir. Güzel hatta sarhoş edici olabilir. Belki birini sevmenin hakiki değeri kendinden vazgeçmene izin vermesidir. Aşk aynı zamanda yıkıcı bir kuvveti de taşır yanında. Tutku acı çekmek anlamına gelir. Gideceğimiz yere kısa sürede varırız ama tabii ki sürüklenme ihtimalimiz daha fazladır. İnsanın kendisinden vazgeçmesinin de acı dolu yanları vardır. Kısa süreli bir mutluluk uzun süreli bir kederle sonlanabilir. Bir erkekle bir kadın birbirlerinden hoşlandığında, birbirlerinin elini tuttuğunda müsabaka başlamadan önce el sıkışan güreşçiler gibi oldukları söylenir. Önce kaçınılmaz olan yüzleşmeleri kabullenin sonra tadını çıkarın aşk macerasının. Ben aşk konusunda hayal kırıklığına uğramadım, umudumu da kaybetmiş değilim. Yaş aldıkça bu gibi konularda dürüst ve gerçekçi olmayı öğrendim. Yaşlandıkça, tedbir egemen olur ve cesaret azalır. Gençken durum bambaşkaydı. Gençlik zamanlarınızda yaşadığınız aşklar olağanüstüdür. Eğer aslan gibi bir yüreğiniz yoksa aşkın peşinde koşmayın derler. Kiyarüstemi, gazetecinin iri gözlerine bakar ve elini işaret eder: Parmağınızda altın yüzük olduğunu görüyorum, hâlâ koşmaya hazır mısınız ve hâlâ aşkın sıra dışı gücü tarafından ele geçirilmeye izin verir misiniz merak ediyorum. Hafız, Tanrı’ya duyduğumuz inancın güzel bir kadın gördüğümüzde sarsılabileceğini söyler. Ömer Hayyam’ın şiirlerini okudunuz mu? Zekâsına, duygusallığına, özlü olmasına ve açıklığına hayranım. O güzelim eserlerini okumak yüzünüze atılan bir tokat gibi. Ölümün her yerde bulunduğu hayata kesintisiz bir ağıt, bizi sürekli olarak insanların durumunu düşündürmeye itiyor. Hayyam’a göre, yaşam öyle hızlı geçer ki her bir saniye kıymetlidir. Gayemiz, her anın zevkini çıkarmak, hayatı dolu dolu yaşamak olmalıdır. Keyif alabileceğimiz tek bir andan dahi feragat etmemeliyiz. Bu yüzdendir ki Hayyam şarabı ve beraberinde gelen sarhoş sevinci metheder. Ayrıca, bedelini ödemeden aşk yaşamış olan var mıdır? Hakiki sevinç ancak kırılmış bir kalbin, acı çekmenin, elem yaşamanın ardından gelir. Hakiki mutluluk asla bir diskotekte bulunmayacaktır. Hayyam, ölümle yüzleşip onunla bir arada var olmayı öğrenene dek hayatın değerini bilemeyeceğimizi söyler. Rubaileri, bizi inceliksiz fakat iyimser bir şekilde faniliğimizle yüzleştirir. On yıldan fazla zamandır evliliği düşünüyorum, sonra yeni bir sayfa açıyorum. Abbas Kiyarüstemi
·
69 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.