Boykot üzerine;
" Bence durumu anlamak zor değil. Boykot edilen şey şuanda aslında İsraildir. Birçoğumuz kendimizi birden İsrail'e yaptırım uygulamak, boykot etmek görevi içinde bulduk. En büyük kazanım ve farkındalık budur. Bunu görev edinmek, şuanda en önemli başarıdır. Ancak bu iyi niyetli ve başarılı kararı uygularken kendimizi daha önce yönetmediğimiz ve aksiyonlarında bir parça olmadığımız süreçleri, mesela pazar zinciri, ekonomik sistemler, sermaye yapılanmaları, ortaklık ilişkileri, çevre oluşumu ve tüketim alışkanlıkları gibi çok koşullu ve çok unsurlu bağıntıları değiştirmek konumunda hissetmeye başladık. Bunun da derhal sonuç alınamayan hususlar bakımından yıpranmaya, etkili sonucun ve kazanımların nasıl elde edilebileceği hususunda da kafa karışıklığına neden olabildiğini gördük. İşte bu durum, aldığımız doğru kararı uygularken bizi engellememelidir. Bazı hususları basitçe açarak bu iki noktanın olumsuz etkilerinden kurtulabiliriz.
Şunları berraklaştıralım:
1- Birçoğumuz şuanda son kullanıcı veya tüketici konumundayız. Yapabileceğimiz şey paramızı, temel görevimiz ve boykotta amacımız olan İsrail aleyhinde harcamak ve yönetmektir.
2- Fiilen boykot edemediğimiz ürünlerin, hizmetlerin olması boykot edebildiğimiz şeylerden el çekmemiz için bir gerekçe değildir. Bu fiili durumu kullanarak, mesela "o zaman telefonları, işletim sistemlerini, medya kanallarını da boykot edin" gibi cümleler sarf ederek, fiili durumdaki eksikleri "alınan boykot kararını" etkisiz kılmak için bulandıranlar sadece niyeti bozuk kişilerdir. Onların önden hazırlanmış amaçları vardır. Bu kişiler aynı zamanda boykotun ne demek olduğunu ya bilmemektedir ya da bilmezden gelmektedir. Kısacası bu fiili durum boykota engel değildir ve bunu kullananlar genelde niyetleri ve amaçları başka olan kişilerdir.
3- Üretici, tedarikçi, dağıtımcı, girişimci gibi farklı konumlarda olan kişilerin boykotları kendi iç koşullarına göre gerçekleşir. Acil aksiyon alamasalar da zamanla boykota katılım sağlayacak hazırlıkları ve tedbirleri oluşturabilirler. Tüketicinin bu niyette olan bu aktörlerle işbirliği ve dayanışma içinde olması gerekir.
3- Kalıcı şekilde boykot edilmesi gereken esasen zihniyettir ve sistemlerdir. Bu yüksek seviyedeki çatı boykot hep yıkıcı hem onarıcı surette olmak zorundadır. Hem yıkıcı hem yapıcı olmak, aynı fiilin birbirinden kopartılamaz iki yüzüdür. Bu fiil, "imar fiili"dir. İmar fiili "dönüştürücü"dür ve sadece aslî kimliklere mahsus bir güçtür. Batıda ve ürünlerinde "imar fiili" bulunmaz. En fazla "yapım fiili" bulunur. Yapım fiilinde dönüşüm özelliği yoktur. Bu noktanın daha fazla tafsilatına girmiyorum.
Bu son maddedeki eyleme katılmak için herkes müşterek imkanlara sahiptir. İsrail'i ve benzerlerini oluşturan sistemin temelleri itibariyle sorgulamaya, onarıma veya iptale maruz kalacak şekilde boykot edilmesi gerekir. Bunların neler olduğunu anlamak için kendimizi de düşmanlarımızı da temeller itibariyle tanımaya emek vermemiz gerekir. En önemli ve etkili yaptırımı bu yönde hareket etmesi gerektiğini anlamış hür iradeli, akıllı ve şahsiyeti olan kişiler sağlayacaktır.
Biz, bizim değerlerimizi, ilkelerimizi, tecrübelerimizi sistematik anlamda hiçe sayan yahud gerçekleştirilmelerini engelleyen, bizim aleyhimize suni koşullara sebep olan zihniyetleri, ilkeleri, değerleri, ürünleri, pratikleri, tercihleri ve en temelde kimlikleri "dereceli" bir şekilde boykot altına alıyoruz. Ya kendilerini düzeltirler, dönüştürürler ya da çok uzun bir zaman sürecek olan gösterdiğimiz mücadelenin bedellerini ödemek zorunda kalırlar. Biz onlara uyumlu hâle gelmeyi reddettik. Onlar bizimle uyumlu hâle gelmek zorundadır veya bizim olduğumuz yerde mevcut olamayacaklardır. Buradaki "ayırıcılığı" iyi düşünmek gerekir.
Hakikat, "ayırımcı"dır. Ayırarak dönüştürür. Dönüştürerek kalıcı eyler. O hakikat çok özel bir manada insandadır. Homo sapiens ve kültürü henüz "insan" değildir. Boykot ettiğimiz şey, "insan"a karşı duran her şeydir. Çünkü İnsanı bilmeyen, hakikatsizdir. "
twitter.com/ekberiy/status/...
··
2 plus 1
·570 views
" Boykot, kamuoyu oluşturma ve baskı neden devam etmeli, işte yanıtı. Çünkü zulüm artarak devam ediyor. Asla geri çekilemeyiz. Alışamayız. Geri adım atamayız. Yıpranamayız.
Dimdik duralım. Adamlık sınavı veriyoruz.
İsrail az önce Gazzenin elektiriğini ve internetini yine kesti. "
twitter.com/ekberiy/status/...
twitter.com/tevfik_hams/sta...
Allah kahreylesin sizi..
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.