Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

210 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
Yaşamak ve yaşarken kaç defa ölmek
Yaşarken bir insan kaç defa ölebilirse kitabı okurken o kadar öldüm. Çok hüzünlendim bunu anlatacak bir şey bulamıyorum. Çin edebiyatından muhteşem bir eser.
Oğuz Atay
Oğuz Atay
Tutunamayanlar
Tutunamayanlar
eserinde yaşamamaktan yoruldum diyor ya işte bu eser onu anlatıyor. Kumar borcu ve intihar felsefesi içeren kitap kişinin kendini öldürmeyi düşünmesi ama aslında kendini öldürmek istemek yerine kendini cezalandırmak istemesini kitabın başlarında vurguluyor. Kişi kendini cezalandırmak ister ihtihar ederek ama borcu yine orada kalacak değişen bir şey olmayacak bu da intiharın ne kadar saçma bir düşünceden doğduğunu gösteriyor. Kumar borcu ya da herhangi bir dert kişi ile birlikte asılıp yok olmayacak. Sevdiğimiz insanları, mutluluklarımızı hayallerimizi kaybederiz aynı Fugui'nin hayatında olduğu gibi, geçmişi garip bir gülümsemeyle başımızdan savmak isteriz. Ama karakterimiz Fugui böyle değil, o yaşadıklarını anlatmayı seviyor, geçmişi düşünmeyi seviyor ve anlatırken geçmişini tekrar tekrar yaşıyor çünkü o özlüyor. Eskiden yatağına yatıp uzanırken nefret edecek bir sürü şey aklına gelir ama o yine en çok kendinden nefret ederdi. Öleceğin yerini adını bile bilmediğin bir an düşünün ve sevdiklerinizin ölürken sizin nerede olduğunuzu bilmediklerini hangisi daha kötüdür? Sevdiğin insanların ailenin yüzüne bakınca onların yaşlandığını görüp üzülürüm kendimden çok parça buldum bu eserde. Zor kararlar ve yanlış kararlar. Çocukları fakirliğin gölgesi altında bırakmak istememek doğru karar fakat birinin hayatını en azından kurtaralım derken obur çocuğunu kurban etmek zor ve yanlış kararlar bizi yine hüzne boğuyor. Komünizm karşıtlığı eser. Çin'in tarihinden faydalanan
Yu Hua
Yu Hua
o günlerin yaşantısını ve komünizmin ne kadar kötü ve alçakça bir şey olduğunu gösteriyor. Savaş karşıtlığı ve ölümün soğuk nefesini duyuyor ve bir kere daha cahillikten medeniyete dönüyorsunuz. Bir yerlerde liyakatsiz tanıdıklarının bulunması ve onlarla birlikte başkalarının haklarına nasıl girip onları nasıl felakete sürüklendiğini, bunun sonrasında vicdanlarının başka ve dillerinin başka söylediğine şahit oluyoruz vicdan benim yüzümden dese bile dil felaket onu buldu bunun benimle bir ilgisi yok diyor. Eserin adında olduğu gibi yaşamak ama nasıl yaşamak sayfa 118 de "umudumuzu yitirirsek nasıl yaşardık." Alıntısı
Fyodor Dostoyevski
Fyodor Dostoyevski
'nin
Ölüler Evinden Anılar
Ölüler Evinden Anılar
eserinin ünlü alıntısından aslında bir gönderme diye düşünüyorum "bir bu umudu vardı umudu olmasa yaşayamazdı." Öyle acılarla karşı karşıya geliyoruz ki insanın empati yeteneği bir kat daha artıyor. Sonu gelmiyor desem isabet etmiş olurum. İnsanların ölmek istemediği ve sevdiklerini her sabah uyanınca yüzünü görmek tek isteği olması iliklere işliyor. İnsan canını yitirince, onun yürüdüğü yollara bakıp ayak seslerini duyuyor. Sahip olunan bir parça mutluluk neydi? Başkasının bir düğününü izlemek mi? Bir kuzuya ot yedirmek mi? Eğer mutluysan fakirliğin ne önemi vardı? Fakir olsalar da insanlar mutluysa yüzlerindeki gülümsemeyi ne kadar uğraşsanız da silemezdiniz. İnsanların bir hastaneden öbür dünyada alacağı kalıyor
Emile Zola
Emile Zola
Germinal
Germinal
eserinde diyor ya "papazlar haklı olsa da bu dünyada eziyet çekenler öbür dünyada rahat etse bari." Sevdiğimiz insanları görünce zamanı unuturuz. Ayrıldığımız sevdiklerimiz sanki ruhlarımızı da beraberinde götürür. Derler ki bir felaketten kurtulunca ardından güzel günler gelir. Bu güzel günler sanırım ahirete kaldı. Ahirete bırakılan sevgilerle... Ve neden sonra Tekrar duyduğun gün sesimi gökkubbede Hatırla ki mahşer günüdür Ortalığa düşmüş seni arıyorum.
Cahit Sıtkı Tarancı
Cahit Sıtkı Tarancı
Yaşamak
YaşamakYu Hua · Jaguar Kitap · 201633,9bin okunma
·
2 artı 1'leme
·
1.130 görüntüleme
utopia okurunun profil resmi
Çok güzel bir inceleme olmuş. Bu kitap hakkında bir sürü inceleme okudum ve okuduğum en açıklayıcı incelemelerden biri olabilir. Ama nedense okuma konusunda kendimi cesaretlendiremiyorum. Hangi kitapçıya gitsem gözüm bir bu kitabı arıyor sonra kaçasım geliyor. Sebepsiz.
Semih ASLAN okurunun profil resmi
Dili sade akıcı derin aforizmalar yok. Sadece bir drama insanlar dramayı sever hiç çekinmenize gerek yok. :)
2 sonraki yanıtı göster
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.