Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

11.11.1944
"BEN SULTANA SADIK OLACAĞIMA YEMİN ETTİM, BEN NASIL BURADA KALABİLİRİM!” Milli Mücadele Dönemi'nde İstanbul Hükümeti'nin Dahiliye Nazırı Ahmet İzzet Paşa, Ankara Hükümeti ile bir görüşme talep eder. Teklifi kabul eden Mustafa Kemal Paşa, görüşmenin Bilecik Tren Garı'nda yapılmasını önerir. Heyetler, 5 Aralık 1920 günü gar binasında görüşüp ertesi gün hep beraber Ankara'ya dönerler. İstanbul Heyeti Ankara'ya geçmeye nasıl ikna edildi bilmiyorum. Heyet bir an önce İstanbul'a dönmek istese de Mustafa Kemal Paşa bu heyeti hemen göndermek istemez ve oyalar çünkü heyet üyelerinden ikna edebildiği kadarını ikna edip Milli Mücadele'ye kazandırmak niyetindedir. Milli Mücadele'nin diplomasi ayağına bir hukukçu olarak katkı sağlaması istenen heyet üyesi Münir Bey, Mustafa Kemal Paşa'nın ısrarları karşısında şöyle diyor: “Ben nasıl kalırım? Ben sultana sadık olacağıma yemin ettim, ben nasıl burada kalabilirim!” İstanbul'dan Ankara'ya aylar önce at sırtında kaçıp gelmiş olan Halide ve Adnan çifti de Münir Bey'e kalması için ısrar ederler. Nihayetinde ikna olan Münir Bey, belki de Bilecik Görüşmesi'nden elde edilen tek kazançtı çünkü ne görüşmeden bir sonuç alınmış ne de ondan başka kimse ikna olmuş. O kopartılan tek fakat muhtelemen en nadide parçaydı. İlk görevi, Ankara Hükümeti adına Londra Konferansı'na katılan heyette yer almak; son görevi ise Vaşington D.C. Büyükelçiliği yapmak. Soyadı Kanunu çıkınca "Ertegün" soyadını alır. Ertegün, Atatürk'ün son aylarında, içinde bir parça moral bulduğu Savarona yatının teminine de önayak olur. 11.11.1944 tarihinde vefat ettiği Vaşington'un yakınlarındaki özel bir kabristana defnedilir. İki sene sonra naaşı ABD zırhlısı ile İstanbul'a getirilir. Bu aynı zamanda Türkiye'yi huzursuz eden SSCB'ye bir gözdağı olmuştur. Zincirlikuyu'ya defnedilen naaşı daha sonra kendi vasiyeti üzerine, anne tarafından ilişkili olduğu bir Nakşibendi tekkesine taşınır. Bu tekke başkadır, yani Nakşidir fakat yahşidir. Orta Asyalı dervişlerce kurulmuş olan tekke, İstanbul'dan Milli Mücadele'ye asker ve cephane kaçıran mahfillerden biriydi. Tekke, belki kendi torununu kaçıramamıştı fakat Ankara, onu kopartıp ödünç almasını bildi.
·
19 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.