Gönderi

Dünya'da ki Cennet yuva
"Bir ailenin saadet-i hayatiyesi (hayat saadetleri) koca ve karı mabeynindeki (arasında) bir emniyet-i mütekabile (bir birlerine güven) ve samimi bir hürmet ve muhabbetle devam eder." Bediüzzaman Said Nursi'nin
Lem'alar
Lem'alar
kitabı Yirmi Dördüncü Lem'da. da ifade ettiği bu güzel tespitten şöyle bir yorum çıkarılabilir: Hak hukuk düşünmeyen, bir gün Allah huzurunda perişan olma endişesiyle yaşamayan insan, herkese karşı haksızlık yapabilir, haddini aşabilir ve huzursuzluğa sebep olabilir. Terbiye edilmemiş, nefislerini firavunlaştırmış, isteklerinin kölesi olan insanlar annesine, babasına, hanımına, beyine ve çocuğuna her türlü kötülükte bulunabilir, küçük bir arzusunu onların gönlüne tercih edebilir. Ayakları dünyaya takılan, kıymet ölçüsü maddî sınırlara mahkûm insanlar, değmeyecek küçük bir şey hatırına ne dağlar devirmekteler. Herkesin galibiyet peşinde koştuğu bir cemiyette sadece rekabet yaşanır ve huzur diye bir şeyin esamesi okunamaz. Hâlbuki bugün güçlü ve galip olmak değil, güçsüzün güçlüden hakkının alındığı ve karşılığının çok pahalı ve can yakıcı bir azapla ödendiği meydanda haksız ve dolayısıyla güçsüz olmamak önemlidir. Erkek, galip olmak yerine, eşini kendi üzerindeki haklarını yerine getirmeyi, ebede kadar devam etmesi düşünülen hayat arkadaşlığında hanımının gönlünü elinden geldiğince her şeye tercih etmeyi düşünür, ona hanımefendilik verirse niçin huzursuzluk olsun? Kadın, beyine efendiliğini baştan teslim ederse, onun gönlünün incinmesine her türlü sıkıntıyı tercih edecek kadar hassas düşünürse ve bir imam olarak arkasına durduğu, iffetinin Allah tarafından kendisine emanet edildiği insanla saltanat ve güç kavgalarına girmek gibi bir garipliğe takılmazsa niçin aile Cennet köşelerinden bir köşeye dönmesin? Sevgi ve hürmetle eşinin gönlünü basit dünyevî isteklere tercih eden evinde huzura erer. Aslında ne hak ne haklılık... Karşılıklı hatır bir ailede her şeyden önce esas olmalıdır. Aile, kazançların pay edildiği iş portacı dükkânı değildir. Ve en büyük hatır olarak herkes elbette ki Yaradan'ın emrini esas tutmalıdır yoksa O'na itaat etmeyenden başkasına da fayda gelmez. Burada olmazsa öte de "Sen sebep oldun!" diye birbirlerinin yakasına yapışırlar." Vesselam
·
3 artı 1'leme
·
1.240 görüntüleme
꧁ İzzeddin el Kassam ꧂ okurunun profil resmi
Bir evde huzurun kaynağı kadındır. (Araf 189) Herkes sorumluluklarını bilirse hiçbir problem çıkmaz. #62846811
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.