And Then There Were None
Okuduğum ilk polisiye romanı ve aynı zamanda ilk 
Agatha Christie romanıydı. Adını çok fazla duymama rağmen açıp okuduğum bir yazar değildi, ama bu kitapla kendisiyle tanıştığım için çok memnunum çünkü efsaneydi. Bundan sonra okuyacağım hiçbir romanının bundan daha iyi olacağını da düşünmüyorum açıkçası.
Roman birbirini hiç tanımayan, hayatlarında birbirleri ile bildikleri hiçbir ortak noktası olmayan 10 kişinin farklı yollarla Zenci Adası'na davet edilmesiyle başlıyor. Bu 10 kişiden kimsenin bir ortak noktaları olduğundan haberleri yok, ta ki bu oyunu oynayacak katilin gramofon ile açıklama yapmasına kadar. O ortak nokta ise adadaki herkesin geçmişinde karanlık sırları bulunuyor olması. Tüm misafirler panikle kendilerini savunmaya çalışırken, tam bu esnada ilk cinayet işleniyor ve yemek odasındaki 10 heykelden biri ortadan kayboluyor. Derken ikinci, üçüncü, dördüncü cinayet işleniyor, her cinayette bir heykel daha ortadan kayboluyor. 10 kişinin hepsi ölene kadar bu böyle sürüp gidiyor.
Okuduğum en akıcı romanlardan biriydi, bir okuyuşta bitirdim. Okurken sürekli 'katil kim?', 'şimdi kim ölecek?' diye düşünüp her seferinde 'bence katil bu' dedikten sonra hepsinde de yanıldım. 'Masum ayağına yatıyor, yalan söylüyor kesin katil bu' da dedim, 'öfkeleniyor ve bu sebeple etrafındakilere saldırıp fevri davranıyor çünkü yakalanacağından korkuyor, şimdi kesin katil bu' da dedim. Her seferinde yanıldıkça bende daha da merak uyandırdı, ve büyük bi' hırsla okumaya devam ettim.
Sanki ben de romanın içerisindeymişim gibi karakterlerle beraber yaşadım bütün olayları. Yeri geldi gerildim, yeri geldi heyecanlandım. Romanın temposu asla düşmüyor bu sebeple sonlara doğru okurken kafam çok karıştı. Hele ki son cinayetten sonra 'eee yani şimdi?' oldum.
Her şey kitabın sonuna kadar gizemini koruyor, ta ki katilin yazdığı ve her şeyi açıkladığı belgeye kadar.
3 bölümlük 'And Then There Were None' ismiyle mini dizisini de izlemenizi tavsiye ederim. Kitap kadar güzel olmasa da izlenir.
Ek olarak tiyatrosunu da izleme şansı elde etmiştim. Başrolde Ediz Hun, yargıç Wargrave'i canlandırmıştı. Hem kitabı, hem dizisi, hem de tiyatrosu... Bana yetmemiş anlaşılan :)
·
536 görüntüleme
Hicbir kitabi daha iyi olmamakla birlikte, 40lardan 70lere uzanan dilimde cekilen filmlerini izlemenizi salik veririm. Bu ve Witness for the Prosecution oncelikli olmak uzere.
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.