"Allah'tan geldik, Allah'a gideceğiz!"
Nereden geldik, nereye gideceğimizi veya nasıl yaratıldığımızı biliyorum. O yüzden de bu kitabı zihnimi yorarak okumama gerek olmadığını düşündüm. Okudukça zihnime ne kadar gereksiz, faydası olmayan bilgileri kazıdığımı gördüm.
Araştırmayın demiyorum ama belli bir olguya takılı kalıp araştırma yapıldığında çok ilerilerde araştırma yapılan bu konu allak bullak olacaktır ve zararın neresinden dönersek kârdır. Çünkü insan hayvandan evrimleşmemiştir. Allah'ın Cebrail aleyhisselamı dünyaya göndertip toprak aldırtması ile insan, suyla beraber yaratılmıştır.
Darwin'in teorisine körü körüne bağlı olan maddeci akıl, çok ileri de neden çok geri de kaldığını anlayacaktır. Belki de farkına varmışlardır da...
Sürekli ve daima insan ve hayvanların birbirine ne kadar yakın iki tür olduğu vurgulanıyor. Bilmemiz gerekir ki, insan ve hayvan birbirine birçok konu da benzer. Çünkü, insan yaratılırken ona hizmet edecek, onun ihtiyaçlarını giderecek canlılar da gerekti. Doğal olarak hayvanlarında insanların kullanabilmesi için insanla benzer özellikte yaratıldı. Mesela insanda varolan nefis hayvana da verildi. İnsan da olan akıl hayvana farklı bir formatta verildi ve hayvanlar o aklı kendilerine verilen iç güdüler dahilinde kullanabiliyorlar, bu sayede onlar insan gibi emri yüklenmedi. Ki eğer onlarda bizim gibi akıllarını kullanabilseydiler, bizim sorumlu olduğumuz birçok konu da sorumluluk sahibi olurlardı. O yüzden de insanın hayvandan nasıl evrim geçirdiğini araştırmaya verdiğimiz vakti başka alanlarda kullanmalıyız. Hayvandan elde ettiğimiz et ve süt gibi nimetlerde insana vitamin, minarel olarak aktarıldı. İnsan eşref-i mahlukattır hayvanlar ise Eşref-i mahlukatın ihtiyacını gidermek için yaratılmış bir mahlukattır.
Okumak isteyenlere keyifli okumalar dilerim.
