Bir kitabın daha sonuna geldim
Polisiye türünün diyalogsuz örneği olan Üç Ölü Domuz kitabı tek kelimeyle muhteşemdi. Kitap bittiginde ben ne okudum böyle dedim
Ana karakterimiz Başkomiser Kabil bey...Şehir merkezindeki heykellerin önüne üç ölü domuz bırakılır...Olay yerine gittiğinde Kabil bey domuzların içinin yarildigini ve tekrar dikildiğini fark eder.Olay yerine savcıda gelir domuzların dikili yerlerinden ipler çıkartılır içinden parçalanmış insan uzuvları çıkar ..Bütün parçalar çıkartılır ve hepsi farklıdır kollar,eller,bacaklar...
Başkomiser Kabil bey araştırmalar yaparken aradan fazla bir zaman geçmeden halk kütüphanesinin bahçesindeki Çınar ağacına bağlanmış ceset parçaları bulunur...bu parçalar domuzun içinden çıkan parçaların geri kalanlarıdır.
Üç ölü domuz ve 6 ceset vardır ortada kimlere ait oldukları bulunmamıştır bir türlü...Kabil beye notlar gelir bu notlara üç tane domuz figürlü damga yapılmıştır .Kabil beyin evine bile girip bu damgayı saatine bile yapmışlardır...
Cesetler dondurularak öldürülmüştür...Araştırmaya devam ederken Kabil bey cebinden eksik etmediği topaçını kaybeder ...Bir domuz başı bulundugu haberi gelir ve olay yerine gidildiğinde domuzun ağızı dikilidir ve açıldığında domuzun ağzından topaç çıkar.
Katil yada katiller kim ? Üç domuz simgesinin anlamı nedir ? Heykellerle ve tarihteki geçmişle nasıl bir bağlantısı var ? Bu kadar fazla Kabil beye not gitmesinin sebebi nedir ?
Devamı ve daha fazlası kitapta okuyunuz.okutunuz.Cok farklı bir son sizi bekliyor.İlk sayfasından son sayfasına kadar sürükleyici kurgusuyla heyecanla okuyorsunuz.Tavsiye ederim