Gönderi

DALKAVUK "Kendisine herhangi bir çıkar sağlayabileceği kimseyi sahte ve aşırı bir hayranlıkla pohpohla yıp öven ikiyüzlü kişiyi anlatmak için kullanılır. Öyküsü (Eski bir gelenek): "Dal"ın bir anlamı da "çıplaktır. "Dalkavuk" işe rica dalk "sarıksız kavuk" anlamınadır. Tanzimat'tan önce (1839) çok varlıklı kişileri eğlendiren esnaf bu tür kavuk giyer ve "dalkavuk" adıyla anılırdı. Sadece Türkiye'de değil bazı Doğu saraylarında ve zenginlerin evlerinde de saray ve hane halkını güldürme ve eğlendirme amacıyla "dalkavukluk yapmayı meslek edinmiş kişiler" eskiden beri vardı. "Dalkavuk" sözcüğü, Gazneli Mahmut'un dalka- vuğu olan "Telhek'in adından gelmedir diyenler vardır. Harun Reşit döneminde Eşebi Temma, Ebulhasan Halil gibi İslam dünyasının en ünlü dalkavukları yaşadı. Halife Mütevekkil döneminde dalkavukluk daha da yayıldı. Hükümdarın gözüne girerek güven kazanan bu dalkavuklar herkesi güldürmek için çeşitli komiklikler yaparlardı. Tanzimat'tan önce Osmanlı devletinde bu "iş" kurumsallaşmıştı. Profesyonel dalkavukların kendileri için çıkartılmış yönetmelikleri, gördükleri işler (hizmet ola- rak kabul olunuyordu) ve bu işler karşılığında alacakları ücreti belirten "dalkavukluk tarifeleri" ve "dalkavukluk narhları" vardı. Örneğin, dalkavuğun burnuna fiske vurmak, fiske başına 20 para; suratına kömür ya da mürekkep sürmek 37 para; kafasına fazla şiddetli olmamak koşuluy la yumruk indirmek, yumruk başına 40 para; merdi venden aşağı yuvarlamak 180 para, kuyruğu dışarıda kalmak şartıyla canlı bir fındık faresini ağzının içine beş-altı saniye süreyle kapatmak 400 para, bostan ku yusu içerisine bir iple sarkıtıp su içinde belli bir süre tutmak 600 para idi! Bu şakalar esnasında dalkavuk ölecek olursa, cenaze masrafı şakayı yapan kişi tarafından karşılanır, ayrıca dalkavukluk nedeniyle hayatından olanın ailesine belli miktarda tazminat ödenirdi. Dalkavuklar bazen kendi gerçek adlarını, çoğu za- man da "Şapur Çelebi", "Kahkaha Molla", "Lataif Çele- bi", "Malak Ağa", "Ebülenf Efendi", "Kız Pehlivan", "Hacı Şamandıra", "Hacı Fışfış", "Çıplak Kadı" gibi takma ad- lar kullanırlardı. Bir "kurum" olarak ortadan kalkmış olmakla birlikte "dalkavuk" deyimi bütün canlılığı ile günümüzde de varlığını sürdürmektedir.
·
32 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.