Gönderi

312 syf.
·
Not rated
·
Read in 29 days
DÜŞMAN KARDEŞLER
Yunanistan denilince biz Türkiye’dekilerin zihninde hem bir düşman hem de bir dost imgesi canlanıyor. Bunun nedenlerini biliyorum. Oysa bu iki ülke bugün sadece ve sadece dost olmalı. Bunun için önümüzde ciddi engeller olduğunu hiç sanmıyorum. “Yunanistan’ın Kısa Tarihi” kitabını okuyunca anlaşılıyor ki, dünyadaki hemen her ülke gibi Yunanistan devleti de tarihte bazen zalim bazen mazlum olmuş. Elbette en büyük kötülüğü yine kendine, kendi insanına yapmış. Ülkenin tarihi bölünmüşlüklerle dolu. Bağımsız olduktan sonra, önce Venizelosçular - Kral Konstantinciler olarak ikiye ayrılmışlar. 2. Dünya Savaşı’ndan sonra ise bu kez ayrım hattı Komünistler ile Komünist olmayanlar arasına çizilmiş. Özellikle ikincisi oldukça kanlı geçiyor. Yunanistan’ın 2. Dünya Savaşı’nda işgale uğrayan bir devlet olduğunu da hatırlayalım. Sayısını unuttuğum kadar çok askerî darbe ve darbe teşebbüsü yaşayan bir ülke. Seçim sistemiyle çok fazla oynanmış olması, oturmamış bir düzene işaret ediyor. Bir örneği de yakın yıllarda görülen ekonomik başarısızlıklar, siyasî yozlaşma ve cinayetler fazlasıyla mevcut (Kendini Batı’nın temeli sayan, yine de “Batılılaşmaya” çalışan tipik bir geri kalmış modern devlet). Yunanistan kuruluşundan itibaren (1821 diyelim) topraklarını devamlı genişletmiş bir ülke. Osmanlı’nın güçsüzlüğünden çok faydalanmış. En son 2. Dünya Savaşı’ndan sonra İtalya On İki Adalar’ı kendisine bıraktı (1974’te Kıbrıs’ı da kendine katmaya çalıştı ama sonu malum). Bugün daha çok turizmle var olan ve biraz zorlamayla Antik Yunan’ın mirasını sahiplenen, Avrupa Birliği üyesi bir ülke ile karşı karşıyayız. Folkloru bizimkine çok yakın bir ülke bu. Kendimize yakın hissedebileceğimiz insanlar. Richard Clogg’un kitabını içerdiği görseller için de tavsiye ederim.
Yunanistan'ın Kısa Tarihi
Yunanistan'ın Kısa TarihiRichard Clogg · Boğaziçi Üniversitesi Yayınevi · 201518 okunma
48 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.