Gönderi

96 syf.
·
Puan vermedi
·
33 saatte okudu
#Okudum #KitapYorum #StefanZweig #YakıcıSır #SoysalYayınGrubu #Novella #94sayfa Merhaba arkadaşlar, Bugün sizlere Dünya Klasiklerin'den çevirisini Fatih Güneş'in yaptığı, Soysal Yayınevi'nden çıkan, Stefan Zweig'e ait "YAKICI SIR" isimli romanla (novella) geldim. Şimdi novella nedir? diye merak edenlerimiz olabilir. Novella: Öyküden uzun romandan kısa anlatılara yapılan bir adlandırma. Stefan Zweig muhteşem bir yazar. Betimlemeleri, insan ruhunun derinliklerinin ve insanın hastalık derecesine varan tutkularının bir çözümleyicisi olmaya çalışması taktire şayan. Ruh dünyasının en gizemli mağaralarında o insana dair küflenmiş, pas tutmuş, kinin en mahrem duyguların kızıl alevi, dehşetin kan kokusu, aşkın tüm vücudu saran hazzını, tutkunun dikenli çemberini, zekânın en tiz notalarını çalan sesini, öfkenin zehirini, savaşın galibiyet ve barışla sonlanan nihai bitişini, intiharın acılı zakkum tadını, affetmenin ve bağlılığın nergis motifli tablosunu aklın en dip noktalarına kadar gözler önüne sunması tüm yazarlara fark atan seviyede. "YAKICI SIR" psikolojik tahlillere önem veren duygu yoğunluğu ve karekter tahlilleri ile öne çıkan özellikle çocuk karekter Edgar'ın tahlilleri ve psikolojik analizleri ile değer görmüş bir eser. On iki yaşında sezgileri ve zekâsı yüksek duygulu, içten, sevecen bir küçük adamın gördüğü dünya ile hayalleri arasındaki keskin çizginin yakıcı sırrında savrulan zamanlarını anlatan bu hikâye okuru tamda kalbinden vuruyor. Belki hiçbirimiz bir çocuğun gözlemlerinin neticesinde aldığı kararların akıllı bir yetişkinle denk geleceğini düşünemez. Kandırılan, hisleri ve kalbiyle oynanılan, kullanılan Edgarın büyükler hakkındaki çıkarımlarını duysanız içten içe nasıl da hata ediyoruz derdiniz. "Çocuk işte ne anlar", iç seslerimizin büyük yanılgıyla nihayetlendiğini bu novella tokat gibi çarpıyor yüze. Pek çok yerde kızgınlığımla ortak kaderi yaşadık o küçük kalple. Neden büyükler yalan söyler? Hikekârlığın yasak elmasını neden yer? En cılız duyguları için neden küçülür? Sahte küçük hesaplardan büyük zaferler niye bekler? Utanma, vefa, sevgi duyguları neden cinsi hazlara kurban olur? Bir çocuk yüreğiyle dalga geçmenin bedeli nasıl sonuçlanır? göreceksiniz. Konuya gelirsek, biraz anladınız temayı. Ama kısaca olan biten şöyle : Kısa bir tatil için Avusturya Alplerine giden bir baron, zamanını zararsız bir flörtle renklendirmenin yollarını arar. Avına tamda burada bir çocuk annesi kadına rastlayarak planlarını hayata geçirir. Hedefine Edgarı alarak ziyafetine koyulur. Baron, çocuğu annesine ulaşmak için kullanır. Çocuğun duygularıyla, özellikle iç mücadelesiyle acımasızca manipüle ederek yol alır. Yakıcı Sır annesini elde etmek isteyen bu narsist çapkın tarafından kullanılan bir çocuğun hikâyesidir aslında. Ne var ki, yetişkin dünyası bazen masum çocuklara büyüklere göründüğünden çok daha berrak görünmektedir. Nihayetinde elbette ayrık ot Baron Edgarın ailesine zarar veremiyecektir. Aile bağları, anne çocuk arasındaki o kopmaz ilişki, mahcubiyet ve pişmanlık, tuzakların boşa çıkan sahneleri bu üç kişilik hikâyede muazzam notlarla aktarılmış. Hepimiz bu yasak ilişki tezgâhının bozuma uğrayışını merak ve heyecanla okuyacağız. Ben adeta film izler gibi satırlarda Edgarla el ele dolaştım. Şiddetle tavsiye ederim sevgli okur. Bu kadarı bir çocuğa fazla idi. Yetişkinlerin yalan söylediğini, küçük, cesur bahaneler üretebildiklerini ve iki yüzlü bir şekilde hilekârlık yapabildiklerini öğrenmişti artık. (say. 73) Zekâyı hiçbir şey bir kuşku kadar çalıştıramaz, hiçbir şey olgunlaşmamış bir zihnin bütün olanaklarını karanlıkta kaybolan bir iz kadar harekete geçiremez. Bizlerin gerçek dediği bu dünyadan kimi zaman sadece tek ve incecik bir kapı ayırır çocukları ve rastgele bir rüzgâr onu ardına kadar açıverir. (say. 41) Çocukların aşırı duyarlı yapısında, tutkunun her çeşidi, yumuşak bal mumu örneği izler bırakır. (say. 37)
Yakıcı Sır
Yakıcı SırStefan Zweig · Sms Yayınları · 202067 okunma
·
47 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.