İNSANIN ANLAM ARAYIŞI • Spoiler içerir..! Victor E. Frankl, Avusturyalı bir psikiyatr ve aynı zamanda legoterapinin kurucusudur. Nazilerin toplama kampına düşmüş aynı zamanda da psikiyatr olan yazar, incelemesini yaptığım kitabını üç bölüme ayırmıştır. Birinci bölümde ; kendisi de dahil olmak üzere kampta yaşadığı ya da şahitlik ettiği gerek ruhsal gerek fiziksel çöküşlerden ve acılardan bahsetmiştir. İkinci bölümde ; Logoterapi ismini verdiği ve diğer terapilerden farklı olan , insanın geçmiş tecrübelerine değinmekten ziyade hayata ve yaşanılanlara dair farklı bir bakış açısı geliştirmeye ve anlam yaratmaya odaklanıyor. Frankl üçüncü bölümde ise asıl değinmek istediği konuyu anlatmıştır ; İnsanın yaşadığı her şeyde bir anlam bulabileceğini, buna acı ve ölüm de dâhil olmak üzere kaleme almıştır kitabın bu bölümünü. Evet, kitabın temel yapı taşını oluşturan kelime kuşkusuz acıdır. Fiziksel acılar, ruhani acılar, düşünsel acılar ve bunlar gibi kişinin kendisinin tasarladığı ya da içinden çıkılmaz kabul ettiği türlü sancılar. Bunların yanında insanı her şeyin ölçüsü olarak kabul gören Protagoras haklıdır. Frankl'da kendi eserinde ; "Acı kaçınılmazdır. Önemli olan acı çekmesini bilmek, yaşanılan kötü kaderin efendisi olmaktır..!" Sözleri ile acıyı hayatta mutlu olabilmek için bir yol ya da araç olarak kullanmamız gerektiğine dem vurmuştur. Ne yazık ki araç vardır ama amaç yoktur çoğunluğun yaşamında. Acının baskülü olmadığı gibi çekilen acının acısı da görecelidir kanaatimce. Kitabın dokuzuncu sayfasında da okuduğumuz üzre ; "Yaşamak acı çekmektir. Yaşamı sürdürmek ise çekilen bu acıda bir anlam bulmaktır." Hiçbir şey boşuna değildir, başımıza gelen iyi ya da kötü hadiselerin temelinde yatan sebepler vardır. Bizler her türlü yaşantıya karşı hayattan tat almaya, mutluluk kavramını yaşamaya ve hayatın amacını öğrenmeye çalışmaya adamalıyız kendimizi. Ki en mühim konudur yaşamda anlam bulmak. Var olanı ya da olmayanı idrak edince yaşadığının kanaatine varıyor insan. Bulunan anlam arayışıyla birlikte hayatı yaşanabilir kılacak olan da insandır evvelâ. Şunu da belirtmek isterim ki ; Yaşamın anlamı nedir ? Sorusunun cevabı zihnin dışında var olan evrende değil kişinin kendi içindeki evrende mevcuttur. Naçizane tavsiyem ; insan asıl yolculuğu kendi iç dünyasına yapmalıdır. Bunun dışında kalan tüm yolculuklar ya da giderilmeye çalışılan meraklar yorgunluktan başka bir hissiyat vermeyecektir. Keyifli okumalar dilerim.. :)