Gönderi

72 syf.
·
Puan vermedi
·
1 saatte okudu
"İki şey üzerine sık sık eğilip ısrarla düşünülürse insanın ruhsal yapısını hep yeni, hep artan bir hayranlık ve korkunç saygıyla dolduruyor: Üzerimdeki yıldızlı gök ve içimdeki ahlak yasası." Kant'ın felsefesini yapamayacağım. Gökyüzünün ve ahlâk yasasının bağdaşmasına katılıyorum yalnızca. Mark Twain'in İnsan Nedir'ini okurken birşey okumuş, hak vermiştim. İçinde haz olan bir eylemde gerçek iyiliği bulamazsınız diyordu. İyilik dolu dünya ya hani. Modern iyilikler. Çarşaf çarşaf iyilikler. Dolu dolu kombinli iyiler. Her şey şahitli ispatlı mesela. Bu kadar melek var ya. İşte o yüzden bir dolu da kötülük var... Gerçek kötülükler. Hayatım boyunca gökyüzüne doğru düzgün bakamadım. Allah her yerde diyenlerin aksine benim için en fazla orada. Benim gözlerim kamaşıyor, o yoğunluğa dayanamıyorum, uydurmuyorsam böyle. Kant'ın gökyüzünden kastı da fiziki bir şey olamaz. Gökyüzünün içimdeki ahlak yasası dediği şey ile bir bağlantısı var. Bence. Artık istesem de bakamam. Her şey öyle siyah öyle iç karartıcı ki. Belki de mutluluk bir kitapta dediği gibi, 'hayatımın en mutlu anıymış; bilmiyordum' gibi bir anda kaldı... Üzerimizdeki gökyüzüne saygı duymakla, içimizdeki ahlak yasasına uymamak arasında bir yerde sıkışmış yaşıyoruz. Ben en azından öyle yaşıyorum. Hayattan zevk almadığım için kendimi suçlamayı bıraktım. Benim en mutlu anlarım bile yaralı. Gökyüzünün haberi var, yeryüzünün ne düşündüğünü umursamıyorum. Bir yerde çocuklar en alçak şekilde katlediliyor. Ben utanmadan sıkılmadan kendime üzülüyorum. Ben dahil her yetişkin yaşadığı şeyleri bir şekilde değiştirebilir. Çocuklar öyle değil. Onların öyle bir güçleri yok. Allah istese hepsini muhafaza eder. Öyle irade etmemişse başka bir şey murad etmiş. İşte kendimi o gerçekleşmeyen murattan bile suçlu hissediyorum. Yaşamaya devam etmek zorundayız denmesinden öyle sıkıldım ki. Zorunda filan olduğumuz için değil, umrumuzda olan kadarını bile unutmaktan böyleyiz. Bu dünya gerçek. Simülasyon filan değil. Ve biz hesap vereceğiz. Ben gazzeli çocukların hesabının sorulmasından yalandan haramdan zinadan bile daha fazla korkuyorum. Her gece aklıma geliyor. En son. Yatağın rahatlığını hissettiğimde. Acaba kaç çocuk üşüttü kaç çocuk ölmediyse hasta oldu diye. En rahat anımda başka tüm dertlerimin üstüne oturuyor. O an diyorum. Allah'ım sen göster yolunu. Ben bilmiyorum. Gerçekten ne iyilik yapmayı biliyorum moda şekliyle ne başka şey. Yol bilmiyorum. Yönüm yok. Birşeyler yapmak istiyorum ama ne yapacağımı bilmiyorum. Öyle anlarda her zaman Allah'ım sen yönümü yolumu çiz diyorum. Gördüklerime dayanacak gücüm yok artık . O çocuklar gerçek.
Kant - Üstümde Yıldızlı Gökyüzü İçimde Ahlak Yasası
Kant - Üstümde Yıldızlı Gökyüzü İçimde Ahlak Yasasıİlker Kocael · Destek Yayınları · 2022183 okunma
·
307 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.