Gönderi

"Bağın bahçenin alımı gelmede; göz gelmekte, mum gelmekte, Güneş Gelmakte... Gam bir kıyıya gitmekte; Ay kucağımızda doğmakta... Gökyüzü yerlere inmekte, Dünyaya bir uğultudur yayıl­makta, amberler miskler almış her yanı, sevgilinin sancağı gelmekte. A dayancım, güvencim benim... Ne söylersem söyleyeyim, iyiden, kötüden ayrı değil; lütfunla sen söyle..! Sensiz hiçbir iş yürümez... Sensiz yaşayış da hoş değil bana, ölüş de hoş değil.. Gamından nasıl baş çekeyim? Sensiz hiçbir işle başa çıkılmıyor ki...! Dostum, sen olmazsan, işim gücüm yıkılır gider... A benim eşim dostum, A benim dertdeşim, sensiz hiç bir iş yürümez... Uykumu bağlamışsın, şeklimi yıkamış, silmişsin; beni her şeyden geçirmişsin, sensiz hiç bir iş yürümez... Başsan sen, ayak olayım, avuçsan bayrak olayım; fakat gidersen yok olurum ben, sensiz hiç bir iş yürümez.... Sana gönül verirler, gönlünden söker, atarsın.. Tövbe eder­ler, tövbeleri bozdurursun; Bütün bunları sen yaparsın... Sen­siz hic bir iş yürümez... Kimi vefaya doğru gider, kimi cefaya doğru, Benimsin sen, Nereye gidiyorsun? Sensiz hiç bir iş yürümez.... Mevkiim, Şerefim Sensin... Saltanatım, Malım Sensin.. Arı duru suyum sensin; Sensiz hiç bir iş yürümez... Şarabımsın, mahmurluğum; bahçemsin, baharımsın. Uy­kumsun, kararımsın.. Sensiz hiç bir İş yürümez... Aklın gözü Senin sarhoşun. Feleğin Çarkı Sana karşı alça­cık. Zevk, neşe kulağı senin elinde; Sensiz hiç bir iş yürümez... Sevgilinin cefasına aşık ol, sevgisine değil.. Böyle ol da, O nazlanan güzel, Ağlayıp, inleyen bir aşık kesilsin sana... Dilediğini elde edemeyişlerinin hepsi, dilek peşinde koş­mandan ileri gelmekte.. Yoksa bütün dilekler, saçılar, bağışlar gibi gelirler... önüne dökülür, saçılırlar.... Bütün Kararsızlığın, Karar aramandan ileri gelmekte; Kararsızlığı iste de, Karar gelsin sana... Kendinde olduğun zaman güz mevsimi gibi donarsın; buz kesilirsin; Fakat kendinden geçtin mi Kara kış bile bahar gelir sana... Kendinde olursan gam, gussa bulutuyla örtünürsün; Kendinden geçtin mi Ay doğar kucağında... Hiç Söylenme.. Köpüklenip durma.. Tencerenin ağzını aç­maya kalkışma; Güzelce kayna, Sabret, Seni pişiriyorum Ben... Topraktan insana varıncaya kadar kaç binlerce konak var.. Şehirden şehire götürdüm seni, Yol Başında bırakmam... Canım da Sensin, Gönlüm de Sen..Fatiha okuyanım da Sen; Tamamıyla Fatiha kesil de okuyayım seni... Kendinde oldun mu, bir Sineğe av olur gidersin... Kendinden geçtin mi, Fil bile avın olur senin.. Akıl gittiyse de ki: Var git; Karşılık nerde, Kendini rehin et gitsin; Gündüz olduysa Varsın olsun De; Ey Gecesiz, Gündüz­süz Güzel, Sen gel... Bekletme Bizi..."
·
1 artı 1'leme
·
4.559 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.