Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

sosyal medya
—Fark ettiniz mi? Bu yazıyı okurken bile sıkıldığınızı hatta muhtemelen devamına bakmayacağınızı fark ediyor musunuz? Yada film izleyemediğinizi, günlük işlerinizi aksattığınızı, daha verimsiz çalıştığınızı hatta en son arkadaşınızla ne zaman uzun uzun sohbet ettiğinizi bile hatırlamadığınızı fark ediyor musunuz? Nedeni çok açık, sosyal medya bizi giderek sabırsız hale getiriyor hemen gülmek, hemen ağlamak, hızlıca sonuca varmak istiyoruz en önemlisi bunlarla dikkat süremizi mahvediyoruz. —Neden bu haldeyiz?— Geçmişte tüm bu teknolojiyi yapmamızın sebebi, bizi bu kadar geliştiren yegâne güç Dopamin veya namı değer mutluluk hormonudur. Fakat artık kimse mutlu olmak için emek vermek istemiyor. Bir şeyler başarmak veya bir eylemi yapmak belirli bir süre uğraşmayı gerektirir ve her zaman ilk seferde istenilen sonucu alamayabiliriz, mesela bu yazı için emek verdim ve istediğim amaca ulaşma ihtimalim var, fakat emek vermeme rağmen istediğime ulaşamayadabilirim veya daha azına sahip olurum. tam da bu yüzden sosyal medya bizi fazlasıyla tatmin ediyor. Sonuçta parmağınızla küçük bir hareket yaparak size hitap eden kısa videoyu bulabileceğiniz bir çağda yaşıyoruz başarısız olma ihtimaliniz yok. Mantığı oldukça basit beğendiysen izle beğenmediysen kaydır. Aslında bu başta gündemi takip etmenin en iyi yolu gibi görünebilir, bunun yanında görmezden gelemeyeceğimiz daha büyük bir problem daha olmasaydı tabi. Fazla mağrus kalmanın beyninizi işlevsizleştirmenin en iyi yolu olduğu gerçeği. Bağımlılık yaptığını da hesaba katarsak yararlı kullanmak pek mümkün değil. —Neden kısa içerikler yaygın Basitçe yapması kolay diyebiliriz, zaten dolu dolu içeriği olan her platform bunu dikey kısa videolara rahatça dönüştürebilir. Zaten telap oldukça yüksek toplum TikTok alternatifi platformlar arıyor. İşin ironik tarafı ilk çıktığında telefonunuzda TikTok olması bile dalga konusuyken şu an herkesin vazgeçilmezi olması ve çoğunlukla TikTok'a laf edenlerin aynı videoyu Instagramda gördükleri ve beğendikleri halde hâlâ laf etmeye devam etmeleridir. Sanırım sürü psikolojisi dediğimiz şeyle bağdaşlaştırabiliriz. —Zararın boyutu Biz kullanıcıların etkilendiğini az çok biliyorsunuz zaten. Peki bu sistemde olan şirketlerin yarattığı canavarın kendilerine de saldırdığını söylesem. Evet artık sosyal medyada daha fazla vakit geçiyoruz ama şirketler yeteri kadar kazanamıyor basitçe YouTubedan örnek verelim; Normal bir kullanıcı bu tarz videolardan önce YouTube da 2 saatini harcıyorsa şu an bu süre 5 veya 6 gibi rakamlara çıkmış olabilir yarar gibi gözüküyor fakat pek de değil. Premium üyelik almadıysanız reklamlarla karşılıyorsunuzdur ve 15 dakikalık bir videoda 10 saniyelik reklam çıktı diye muhtemelen videoyu kapatmıyorsunuz böylece şirket reklamdan para kazanmış oluyor. Kısa videolarda ise zaten 10 saniyelik videoya reklam koymanın mantığı yok. Gördüğüm kadarıyla en uzunu 60 saniye oluyor. Maalesef şu an ki dikkat süresine bakarsak 30 saniyesi bile izlenmeden kapatılıyorken araya reklam koymak tamamen izleyiceği kaybetmek demektir. Yani biraz bile uzun videolara olan talebin ne kadar azaldığını görebilirsizin (durum o kadar kötü değil demeyin 5 dakikalık videoya uzun dendiğini bile gördüm:D) iki artı iki dört uzun video yoksa reklam da yok reklam yoksa para da yok. —Çözüm •|Öncelikle buaraya kadar geldiysen seni tebrik ediyorum ortalama dikkat süresinin üstündesin (8 saniye civarı).|• Yapmamız gereken platformları tamemen yasaklamak değil, hiç bir zaman tam anlamıyla işe yaradığına rastlanmaz. En basitinden insan öldürmek yasak fakat katiller hâlâ var. Bu yüzden yeni bir düzenleme getirmekten başka çaremiz yok gibi duruyor, kullanıcılara tekrar uzun videoları izletmek de kolay olmayacak tabii ki. Başka bir YouTube kanalında gördüğüm bir fikre göre bu kısa videoları fragman olarak kullanabiliriz yani sadece video kesitlerinin kullanıcıya sunulacağı ve bu fragmandan videonun tam haline ulaşıldığı bir alan oluşturulabilir. Bence YouTubeun sorunu bu şekilde çözülmüş olur ve en azından daha az "tuhaf" denilebilecek içeriklerle karşılaştırız. Bir başka çözümse talebi azaltmak en azından kendi kullanımımızı azaltmak ve azaltılması için başkalarına destek olmak da büyük etki oluşturur ne demişler "damlaya damlaya göl olur" . Ben uzun zamandır sosyal medya kullanımımı en aza çekmeye çalışıyorum zolru bir süreç fakat yavaş yavaş vazgeçmeye çalışırsak imkansız değil. (Motivasyon sayfası gibi hissettim kendimi:')) —Kapanış Bu yazıda kendi yorumlarım, gözlemlerim ve bazı kaynaklardan bulduğum araştırmalar, yazılar, kullanıcı yorumları ve çeşitli videoları birleştirip kullanarak amatörce bir çalışma yaptım. Bu konuyla başlama sebebim çağın en büyük problemi olması ve artık herkesin bu konu hakkında bilinçlenmesi gerektiğini düşünmem. Bu konunun az da olsa gündeme gelmesi umut verici. Aklın bize verilen en büyük nimet olduğunu düşünüyorum, sonuçta şu an keşfedilmiş bizden daha akıllı bir tür yok. Fakat daha fazla köreltmekten olabildiğince kısa sürede uzaklaşmazsak tam tersi olması çok muhtemel. Şans verdiğiniz için teşekkürler, varsa fikirlerinizi bana yazmaktan çekinmeyin. Eleştirilere de açığım. Daha iyilerinde görüşmek üzere. Kendinize iyi bakın.
··
583 görüntüleme
Nur Eker okurunun profil resmi
Umarım herkes sonuna kadar okur
Abdullah Eroğlu okurunun profil resmi
Bahsettiğimiz şey artık insanları boşluğa düşürüyor, ders çalışmak isteyen bir birey mesela 10 dakikalık molanın 50. Dkikasında hareketlenebiliyor. Kitap okumayı geçtim kısa bir metne dahi duyulan ilgi azaldı. Bu asır bilimin aydınlanmanın asrı fakat sanal alemin ışığı gözlerimizi kör ediyor
Marise okurunun profil resmi
Çok haklısınız, odak problemi yüzünden en basit işler bile zorlaştı. Her şey kararında güzeldir, Sosyal medya ve teknolojinin bize getirdiklerini bu şekilde kullanıyor olmamız bir yandan da utanç verici. En çok bu zamanlar bilimin altın çağı olmalı aslında.
Bülent okurunun profil resmi
Ben okudum.belki duymuşsundur İngiltere'de 16 yaş altına sosyal medya yasağı geliyor. Darısı Türkiye ye diyorum. Ne dersin?
Marise okurunun profil resmi
Yasaklanması tartışmaya açık bir konu ve muhtemelen işe yaramayacağını düşünüyorum, çünkü hali hazırda zaten 13 yaşındaki birinin sosyal medya kullanması yasak, fakat 13 yaşından küçük birinin herhangi bir sosyal medya platformuna girerken gerçek yaşını kullanıp kullanmadığı konusunda şüpheliyim. Böyle bir kararın ülkemize etkisi ise bazı ailelerin -çalışan veya sosyal medya/oyun bağımlısı ebeveynler- çocuklarını ihmal etmesiyle mutlaka ilgilerini çekecektir. Ayrıca bir genç olarak eklemek istiyorum, çocuk ne kadar iyi yetiştirilirse yetiştirilsin -tabii ki etkisi olucaktır- yine de çevresindeki arkadaşlarına veya olmak istediği kişiye eğrilecektir. Bence en iyisi zorlama olmadan kendi iradeleriyle karar vermesini öğretmek. Önüne basit seçenekler sunup hata yapmasına izin verin hatalarla nasıl başa çıkacağını görmüş olur böylece. Yeri geldiğinde destek verip çözmesine katkıda bulunmak ve sabırlı olmak da gerekir tabii ki bu çocuğun kendine, kararlarına ve size olan güven duygusunu arttırır bir nevi sizin de desteğiniz ile kendini en iyi şekilde yetiştirmiş olur. Eğer fikirlerinde kararlı olursa hayatının devamında ne akranları ne de başka insanlar tarafından fikrinin değiştirilmesine izin vermez. Fakat en ufak yanlışı bile göze batarsa bütün hataları kaybolmuş gibi görünebilir ama kaybolmaz sadece siz görmezsiniz o kadar. Bunlar tamamen benim kişisel görüşlerimdir, umarım her iki yazım da sizin için yararlı olmuştur.
4 sonraki yanıtı göster
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.