Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

560 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
8 günde okudu
Yazarının deyimiyle: ‘Bu kitap, o aşk hikayesinin nasıl biteceğini bilsek de birini sevmek için gereken cesaret duygusuyla ilgili. Korku yerine sevgiyi tekrar tekrar seçmekle ilgili. Cehennem gibi acıtacağını bilsek bile ortaya çıkmak ve cesur olmakla ilgili.’ “Bu dünyada nasıl görüneceğine karar verecek olan tek kişi sensin. Başka hiç kimse sana kim olduğunu dikte edemez,” dedi Stef.” Naomi ve Knox, ilk tanıştıkları anda bir yandan tartışırken, diğer yandan içten içe birbirlerini beğenmişlerdi. Knox, tam bir huysuz, Naomi ise biraz şanssız, ama uyumlu bir kızdı. İkiz kardeşi Tina’nın her zamanki sorumsuzluğuyla ardında bıraktığı kötü şöhretin ve hiç beklemediği on bir yaşındaki kızı Waylay’ın tüm sorumluluğu Witt ikizlerinin altın kızı Naomi’nin sırtına yüklenmişti. Naomi de hayatı boyunca yaptığı gibi yapılacaklar listesini hazırlamış ve hiç bir şeyi olmamasına rağmen kendisi ve Waylay için işleri yoluna koymak için elinden geleni yapmaya çalışıyordu. Yaşadıkları küçük kasaba halkı ve Knox, ilk etapta ikizi Tina sandıkları ama ‘Tina olmayan’ Naomi’yi önce biraz zorlamış, sonrasında ise O’ndaki iyiliği, yardımseverliği ve dürüstlüğü gördükçe hızla aralarına kabul etmişlerdi. Knox cephesi ise tam bir savaş alanı gibiydi. Aslında altın gibi bir kalbi, bolca parası olan huysuz Knox, Naomi’yi büyükannesinin sevimli kulübesine taşıyıp sahibi olduğu barda zoraki de olsa iş vermiş, Waylay ve Naomi’yi her zaman koruyup kollayarak tabiri caizse kanatlarının altına almıştı. Tüm bunlar olurken de aralarındaki duygusal ve tensel elektrik, yaşadıkları Knockemouth kasabasını, hatta komşu kasabaları aydınlatmaya yetecek kadar yoğunlaşmış ve Naomi’nin ailesi onları uygunsuz bir şekilde yakalayınca da sahte!!! bir ilişkiye dönüşmüştü. Ama, uzun süreli bir ilişki istemeyen Knox ile sakin ve güvenli bir ilişki isteyen Naomi için işler nasıl ilerleyecekti? İlişkileri, kendi kendilerine söyledikleri gibi kısa süreli miydi? Naomi güzelliği, iyilikle dolu kalbi ve cesareti ile Knox’un ördüğü duvarları yıkabilecek miydi? Naomi’yi bekleyen zorluklar ve tehlikeler nelerdi? İşte yazar, 560 sayfada bunları anlatıyordu. Herkesin birbirini tanıdığı, kasaba sakinleriyle ilgili istihbarat ağının ışık hızından üç beş kat hızlı çalıştığı, birbirine sımsıkı ilişkilerle baglı küçük ve sıcak bir kasaba, huysuz ve gün ışıgı, nefretten aşka ilerleyen sahte bir ilişki, aile travmaları, fedakarlık, aşk ve macera gibi pek çoğumuzun okumaktan çok hoşlandığı bir kaç kalıbı birden içeren tatlı, romantik bir öyküydü anlatılan kısacası. Bunların yanında duygusallık, macera, tatlı atışmalar, oldukça ateşli bir atmosfer hakimdi kitabın geneline. Karakterlere gelirsek, başta Waylay, Stef ve kasabalılar olmak üzere Naomi, Knox, Lucian ve aileleri çok zevkle okudum. Kitabın kötü karakterlerini ve birazcık da sürekli ikilimizin arasına girmeye çalışan Nash’i, özellikle de Warner ve Tina’yı hiç sevmedim. Sayfa sayısı olarak bir tık kısa olsa daha iyi olabilirdi ama olsun, ben sıkılmadan, eğlenerek ve severek okudum. O nedenle de küçük kasaba aşklarını okumayı seven 18 yaş üstü tüm okurlara bu kitabı tavsiye ediyor, keyifli okumalar diliyorum. Kitaplarla kalın. (alıntı) “Sana hiç kızgın bir kirpinin kişiliğine sahip olduğunu söyleyen olmuş muydu?” “Saçında lanet olası çiçekler vardı. Bu kadın bir romantikti. Hanesine bir eksi daha eklenmişti. Romantikler, kurtulması en zor olan kadınlardı. Çok yapışkan olurlardı. Tüm bu ‘bağlanmak yok’ anlaşmasını kaldırabilecekmiş gibi davranır ama bu arada ‘o kişi’ olmak için bir sürü plan yaparlardı. Sonra erkekleri aileleriyle tanışmaları için kandırmaya çalışır ve gizlice gelinliklere bakmaya başlarlardı.” “Kadınların ilişkilerim gibi olmasını isterdim; hızlı, edepsiz ve tek seferlik.”
Üstesinden Gelemediğimiz Şeyler
Üstesinden Gelemediğimiz ŞeylerLucy Score · Martı Yayınları · 2023310 okunma
·
196 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.