Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

184 syf.
·
Puan vermedi
·
7 günde okudu
Kim bu kadın, neden herkes “kadını” konuşuyor?
Duygu Asena
Duygu Asena
… Yazarın ilk kitabı bu kitap ve benim okuduğum ilk kitabı. Okuduktan sonra insan şunu düşünüyor; “Neden daha önce okumadım?” Kitap 1988 de yasaklanmış. Sebebi müstehcenlik olarak gösterilmiş fakat bence ataerkil bir topluma vurulan bir darbe olduğu için yasaklandı. Atıf Yılmaz tarafından filmi çekilmiş, üstelik dava sürerken. Kalpten tebrik ediyorum, o dönemde yasaklı bir kitabı ekranlara taşımak büyük yürek isteyen bir olay bence. Kitap bir kadının ağzından ele alınarak yazılmış ancak gerçekten de kitap da “kadının adı yok”. Yapılan diğer incelemeleri okurken, o incelemelerden birine yapılmış bir yorum dikkatimi çekti: “Nesi güzel bu kitabın, içi baştan aşağı ahlaksızlık! Çocuklarımıza bu kitabı mı okutalım, bu ne iğrençlik, ahlaksızlık!” Diyordu bir KADIN. Şimdi, kitabı bitirince o kadın adına üzüldüm. Kitabın içinde aile yapısını bozacak tek bir anlatım yok. Tam tersi, eğer hayatın her evresinde kadına gerekli değeri vermezsen ne aile yapın kalır, ne kültürlü toplum kalır, ne mutlu insan kalır mesajını veriyor. Diyor ki mesajda: “Kadın bir aynadır. Ne gösterirsen aynaya, onu yansıtır bir tek sana. “ O yüzden hep toplumun temel yapı taşının aile değil de, kadın olduğunu düşünürüm. Kadının düşüncelerine önem verirsen, onun için önemli biri olursun. En basiti, cinsellikte bile kadını mutlu etmediğinizde evliliğiniz gittikçe ruhsuzlaşır ve gidip başka kadınlarda ararsınız bu mutluluğu. Kadın mutluysa bir evde, eşi mutludur, çocukları mutludur. Hem kadının hem erkeğin aileleri de onları gördükçe mutlu olur. Ve bu böyle peşi sıra birbirini etkileyerek gider ve bir bakmışsın mutlu bir toplum oluşuvermiş. Bu düşüncemi destekleyecek bir kaç sevdiğim sözleri eklemek istiyorum incelememe. "Yeryüzünde gördüğümüz her şey, kadının eseridir." Diyor, Mustafa Kemal Atatürk. "Bir uygarlığın seviyesini ölçmek isterseniz, derhal kadının hayat şartlarına bakın." Diyor, Stuart Mill. Kadın nazlıdır, kadın saklıdır, kadın ulaşılması zor olandır… Kadın gizlidir, kadın beklenendir. Ve bütün kadınlar bu yüzden özeldir efendim. Ve kitabın vermek istediği mesajı tek bir cümle ile anlatmış
Fyodor Dostoyevski
Fyodor Dostoyevski
: "Kadın, her ihtiyacını karşılayacak tek bir erkeği ister. Erkek ise, tek ihtiyacını karşılayacak her kadını." Cidden okurken çok severek okudum. Öğrenerek okudum. Ailemle nasıl ilişki kurmalıyım, eşimle ve çocuklarımla nasıl ilişki kurmalıyım? Hiç kimseyle temeli sağlam bir iletişim kurmazsam sürekli herkes birbirine aslında düşman olduğu yüzeysel ve yapmacık bir ilişki yaşıyor olacak. Tıpkı akrabalarla zorunlu kurduğumuz sevgi bağı gibi. Tıpkı babasından sevgi görmeyen bir kız çocuğunun yapmacık bir erkeğin gerçek yüzünü göremeyerek basit bir sevgi yalanına kanması gibi. Bu tarz kitapları gerçekten çok seviyorum. Realizmi bu kadar doruklarda yaşatmaları çok hoşuma gidiyor ve bir tokat gibi toplumun yüzüne çarpıyor bu tarz yazarlar gerçekleri. Okuma listenize ekleyebilirsiniz, hatta o listede öncelik verebilirsiniz. Tadı damakta kalan, nefis bir kitap oldu benim için.
Kadının Adı Yok
Kadının Adı YokDuygu Asena · Doğan Kitap · 06,4bin okunma
·
35 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.