Gönderi

Namık Kemal ve Hürriyet Fikri - Gülay SARIÇOBAN
Hürriyet düşüncesi, insanlığın evrimleşmesinde, sosyal bağlılıklar açısından, siyasal bir anlam taşımıştır. Önce bir şeyler yapan, sonra düşünen bir varlık olarak insan, ilk aşamalarda eşitliğini yitirmiş, köleleşmiş, sonra köleliğin bilincine vararak, hürriyetini düşünmüştür; yüzyıllardan beri de faziletini, mutluluğunu, tek sözle yaşamasını, eşitlik ve hürriyette aramıştır. Hürriyet fikri tek başına, insan gerçeğine bağlı hukuki bir kavramdır. Bu kavram, kişinin devlet ve toplumla olan ilişkilerinde, siyasal hürriyetler olarak, iradesini hür kullanıp kullanmayacağı konusunda da, iradi hürriyetler olarak ortaya çıkmaktadır. İşte insanın toplumla ve siyasi hürriyetleriyle var olduğu düşüncesinden hareket ederek, tarihimizde Tanzimat Dönemi ve bu dönemin fikir yönünü oluşturanlar arasında yer alan Namık Kemal’in hürriyet fikrini incelediğimiz bu çalışmada daha çok onun siyasi hürriyetler hakkındaki fikirleri üzerinde duruldu. Namık Kemal, hemen hemen tüm eserlerinde “vatan”, “hürriyet”, “millet” kavramlarını esas almıştır. Ayrıca Namık Kemal’in ilk tiyatro eseri olan Vatan Yahut Silistre eseri incelendi ve tiyatro eserleri aracılığıyla millete vermeye çalıştığı, hürriyet hususundaki mesajları ortaya konuldu. Eser, Gedikpaşa Tiyatrosu’nda sahnelenmiştir. Ancak eserin sahnelenmesinden sonra çıkan bazı olaylar ve İbret gazetesinde yayımlanan bazı makaleler nedeniyle Namık Kemal ve arkadaşları sürgüne gönderilmiştir. Namık Kemal’in Vatan Yahut Silistre eseri halk tarafından büyük ilgi ve heyecana yol açmış ve Namık Kemal Magosa’ya sürgüne gönderilmiştir. Otuz sekiz ay Mağosa’da sürgün hayatı yaşayan Namık Kemal, burada pek çok eser kaleme almıştır. Bununla birlikte Namık Kemal ve Atatürk ilişkisine de kısaca değinildi ve Atatürk’ün, Namık Kemal’in fikirlerinden özellikle de hürriyet fikrinden nasıl etkilendiği vurgulandı.
·
47 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.