“vahşi
batı’ya
sunmak
için
günün
kızıllığında
kızıllığını
pişiriyor
bir
kızılderili”
.
.
“gidelim
gitmeliyiz belki o zaman zorunluluğu yıkarız
gidelim bu omuzsuzlukmbizi yordu
yosunlaştırdı
kıtıkları unutmayalım
ey gitmekle ilgili her şey
biz gidiyoruz
ey bütün yolların başlangıcı
yormadan yorumla gidişimizi
ey güneşi paylaştıran dayanışmacı
gidelim
durmalar soğuktur
gidelim sürüngen çırpınışlardan övüngen uçmalara
kanlı tütlerden yaşamın tohumuna kaçalım
durmalar soğuktur
gidelim”