Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

İyilik nedir?
Bu soru ile hayatımızın bir çok evresinde karşılaştık. Kimi bir okul sırasında, kimi bir sokak röportajında, kimi kendi kendine sordu. Genel de şöyle bir cevap aldık. İyilik bir insana karşılık beklemeden yapılan yardımdır. Bugünler de düşünüyorum da, iyiliğin hem karşılığı vardır hem de karşılığı beklenir. Şöyle ki, basit bir örnek verecek olursak. Bir arkadaşınız defterine bir not alması gerekiyor, fark ediyor ki kalemi yanında değil. Sizden bir kalem istiyor, kaleminizi ona veriyorsunuz. O hiç bir şey söylemeden kalemi cebine atıp gidiyor ve kağıdı da çöpe atıyor. Tam bu sahnede olayı donduralım. Tekrar iyilik nedir sorusunun cevabına yönelelim. İyilik karşılığında bir menfaat beklemeden yapılan yardımdır. Şöyle ki, önceki sahneye dönecek olursak, kalemi verirken zihninizden bu arkadaşım çok zengin ben ona bu kalemi verirsem kesin o bana daha güzelini hediye eder, işte menfaat devşirdiğimiz de o iyilik olmuyor. Lakin dondurulmuş ana gittiğimizde, şaşırmamıza sebep olan o kalemle yazı yazmasını bekliyor oluşumuzdur. Notunu aldığında, ona faydalı olduğumuzu göreceğimize emindik. Fakat o bunu yapmadı. Çünkü biz iyilik karşılık beklemeden yapılan yardımdır der isek, o halde karşı tarafta bunun bir karşılığı olmamalıdır diye söyleyebilir, düşünebilir ve öyle hareket edebilir. İyilikte karşılık beklemek bu sebeple çok doğal bir eylemdir. Çünkü iyilik doğal olarak içerisinde karşılık barındırır. Bir arkadaşınızın yere düştüğünü gördünüz ve onun kolundan tutup kaldırdınız. Size gülümsedi ve teşekkür etti. Çift taraflı mutluluk ve dayanışma örneğine döndü. İster istemez, vicdan ve merhamet kaybı yaşamamış gönüllerde bunun doğal akışında bir karşılığı olur. Yada yolda bir çanta buldunuz içinde para var, siz bu çantayı emniyete götürdünüz. Bu çantanın sahibi bulundu ve sizin iletişim numaranızdan yada direkt orada denk geldiniz ve teşekkür etti. Teşekkür etmesini de bekleriz, teşekkür etmez ise aklımızdan türlü şeyler geçer ve bizi huzursuz kılabilir. Parayı nereden kazandığını, nereye harcayacağını bile düşündürtebilir bize. Yada bir Su Kuyusu açtırdınız bir bölgede. Orada ki insanların en iyi şekilde istifade etmesini beklemeniz, iyiliğinize ve niyetinize bir zeval vermez. Doğal bir sonucudur, yapılan iyiliğin. İyiliğin karşılığının beklenmesi ve verilmesi toplumsal düzenin, sükunetin gerekliği olduğuna inanıyorum. İyiliğin gizlenmesi durumu da var elbet. Bu da esasında karşılıksız olmuyor, karşılığında kibir, gurur vb. duygulara kapılma, yada karşı taraftaki insanın onur ve gururuna zeval vermeme kaygılarının taşınması da iyiliğin bir karşılığıdır. İşin özü şu, siz bir bardağa yeterli miktarda su koyarsanız bu bardak dolar ve neden doldu diyemezsiniz. İyilikte böyledir, yaparsınız ve doğal sonuçları olur. Doğal olmayan sonuç ve beklentiler yani irademizin devreye girmesi ile ortaya çıkan her netice "menfaat" alanına girer ve Cemil Meriç' in dediği gibi "iyilik eden mükafat beklediği an tefecidir."
··
28 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.