Efsanelerin doruğunda ..☆..
Bir efsaneydi onların yaşamı , aşkı , dostluğu , sadakatleri , gelenek görenekleri .
Bir dağın sırtından yamacına kurulmuş hayallerin ışığında bir yolculuktu .
Bir atın gelip Ahmet`in evinin önünde durması ve gitmemesi ile başladı hikayeleri . Belki bir aşk hikayesi okuyor gibi ilerledi kitap ama aslında aşk içinde sadece küçük bir bölüm gibi kaldı .
Haksızlığa başkaldırı , geleneklere sahip çıkma , haklının yanında olup hep birlikte tek vücut olarak Mahmut Han ın kapısında birleşmeleri ... belki de sadece ADALET...
KORKU ... ŞÜPHE ... İNANÇ...
Bu duyguların yoğunluğunu yaşadığım satırlar fazlasıyla sarsıcıydı . Mahmut Han ın oğlunun , onu öldürecek korkusuyla geçirdiği geceler , ateşler içinde yandığı anlar ..., Mahmut Han ın halkın onu öldürüp sarayı yıkacak korkusu ... Ahmet'in Gülbahar dan ayrılma ve öldürülme korkusu... Gülbahar ın Ahmet'i kaybetme korkusu ...Memo `nun içinde yaşadığı duyguların korkusu ... vs ...
☆☆☆ yazarın okuduğum ilk eseriydi bu kitap ve bu kadar geç tanıştığım için üzgünüm aslında . Her bir duyguyu ustalıkla yansıtmış . Akıcı bir dilde bazen yöresel kelimelerle hikayeyi bütünleştirmiş.
Eser Ağrı , Doğu Beyazıt , Mahmut Paşa `nın yaşadığı saray İshak Paşa Sarayı ve Van Hoşap Kalesinde geçmekte . Ve bir dağın canlı bir insan gibi tüm duygularını hissettiğim dolulukta okurken buldum kendimi.
Ağrı dağının öfkesine , kendine sığınan insanları korumasına, yorulan bir insan gibi derin derin nefes almasına şahit oldum .
Gülbahar ve Ahmet aşkı , Memo `nun gölgesinde kalan duyguları ve Ahmet'in Gülbahar`a sorduğu sorunun altında ezilmesi ... Gülbahar neden tam cevap vermedi orası da muamma da kalan başka bir detay kitapta.
Kervan şeyhini , Hüso`yu , Kürt Beylerini ,Memo`yu hepsini ayrı ayrı sevdim .
Bir inat uğruna Mahmut Han `ın yaşadığı ve yaşattığı olayların gidişatının nasıl bir sona ulaştığını bir solukta okudum .
Okumayan , Yaşar Kemal kalemi bilmeyen birine tavsiyemdir kesinlikle .
Severek okuduğum bir eser oldu .
Keyifli okumalar dilerim ...