Gönderi

GAZİ MUSTAFA KEMAL PAŞA* Ben o yılların macerasından geldim Barut, toz ve ihtilaldi hepten. Dolaklı, hilal bıyıklı süvarilerle, Hüzünlü marşlar söyleyerekten Bir davul zurna, bir üçlü, bir bayrak Saf çelik kılıçlar ata yadigarı, Yorgun söğütler, mahzun yollar, kağnılar Göğsü tekmil düğmeli bir zabitin ardından Bir yıldızlı tanyerine at sürerken... Derdini bilemedik, Dermanın olamadık Gazi Paşa Sana hasretimiz canü yürekten... Artık bir özge tarih oldu yaşadığımız; Bozkırdan, mavzerden, kandan ve sesten. Namlular elpençe, süngüler pusuda Kalpağın, dolgun bıyıkların, kırbacın Bir sen kaldın, bir vatan kaldı, bir koşu Bir macera kaldı dillere destan... Bir gök kaldı mavi bir kitap yeşil Gayri bundan geri bana ağlamak yaraşır... Temmuzda bir serçe kalkar Sakaryadan Ağustosta kartal döner. Günler uzar hasretle dışımızdan, içimizden Bir kudretli kumandadır bakışın Paşam Geceler içinde pırıltılarla yanar. Ağlamak ne kelime ki bizlere, tarlamız ekili kaldı, yiyemedik Urbamız dikili kaldı, giyemedik. . . Gayri ölüm helaldir bizlere Gazi Paşam. Vatan vatan dediğimiz boşuna değil Gazi Paşam. Susuşun sualdir bizlere. Ankaradan gelir geçer trenim Birgün olur elbet ben de binerim Varır toprağına yüzüm sürerim. Biz vatan çocukları Gazi Paşam, Dilimiz takılı kaldı, diyemedik Boynumuz bükülü kaldı, doyamadık...
Sayfa 82 - Yapı Kredi YayınlarıKitabı okudu
·
175 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.