154 syf.
8/10 puan verdi
Macbeth - İnceleme
Yılın son kitabını da az önce bitirmiş bulunuyorum.
Her zaman hikayelerin kötü karakterlerini baş karakter yapan ve onların psikolojilerini anlatan, düşüncelerini açıklayan kitapları sevmişimdir. Macbeth de işte tam bu tür bir kitap olduğu için oldukça sevdim ve beğendim. 
William Shakespeare 'in daha önce okuduğum kitabı 
Hamlet ile karşılaştırdığım da, çok çok daha iyi ve anlaşılır buldum. Zira Hamlet ' i okurken anlamsız gelen bazı paragraflar olmuştu. Ben bunları çeviriye bağlayıp, bir ara başka bir çevirmenden daha okumalıyım diye düşünmüştüm. Macbeth için benzeri bir durum söz konusu değildi. Anlamsız gelen hiç bir kısım yoktu. Ve dahası aynı çevirmen tarafından çevrilmişti iki kitapta.
Garip bir durumsa Hamlet 'in girişin de sevgili çevirmenimiz yazarımızın gerçekte var mı yok mu olduğunu sorgularken, bu kitabın girişinde yazarın hayatı oldukça güzel ve hatta detaylı bir şekilde anlatılmıştı. Bu durumu da kendi içinde biraz çelişir buldum.
Yaklaşık 400 yıl önce yazılan bir eserde ( hatta bir tiyatro oyununda) karakterlerin düşüncelerinin duygularının betimlemesinin bu kadar güzel yapılması, onlarla empati yapabilmemiz ve bu gün bile kendi hayatımız da Macbeth gibi insanlarla karşılaşabilecek olmamız beni hayrete düşünüyor. Teknoloji her ne kadar gelişse de insan hiç değişmemiş. Bunu bir kez daha fark ediyorsunuz.
Gelelim kitabımızın konusuna. Baş karakterimiz Macbeth kitabın başında bir savaş kahramanı olarak anılıp, kral ve çevresindeki insanlar tarafından oldukça övgü toplamaktadır. Fakat bir gün cadılar Macbeth'e kehanette bulunurlar. Ona gelecekte bir gün kral olacağını söylerler fakat nasıl kral olacağını söylemez. Macbeth ise kehanetten önce böyle bir amacı olmamasına rağmen kral olma düşüncesini oldukça beğenir. Kralı öldürürse, bir sonraki kral olacaktır. Fakat o güne kadar iyi kalpli olan Macbeth, iyilik ve kötülük arasındaki çizginin üzerinde kalır ve tarafını en başta seçemez. Kafası karışır. Fakat zamanla kötülük ve hırs kazanır ve gözü adeta başka hiç bir şey görmemeye başlar. Kralı öldürür ve krallığı ele geçirir. Fakat içi yine rahat etmez. Bu yeterli değildir. Kral olmak yeterli değildir. "İş kral olmakta değil, kral olup sağ kalmakta." diye düşünen Macbeth, kendisine tehdit olarak gördüğü insanları da onların ailelerini de tek tek ortadan kaldırmaya başlar. Bir noktadan sonra vicdanı da kendisine düşman olan Macbeth'in, hafif deli davranışları sergilediğini gözlemliyoruz.
Birde yan karakterlerimize kısaca bakalım. Göze çarpan bir yan karakterimiz kesinlikle Lady Macbeth. Lady Macbeth kesinlikle Macbeth gibi iyi bir insan değil en başında. Kendisi belki Macbeth ten bile daha hırslı. Kralı öldürme düşüncesini direk kabulleniyor. Ve işe girişmek istiyor. Fakat o kadar da cesur değil. Daha çok Macbeth'i kötülük yapması konusunda cesaretlendiriyor ve suç ortağına dönüşüyor. Kitabın sonlarında ise onunda vicdanına yenik düştüğünü görmekteyiz. Yaptığı kötülükler bilinçaltına işlemiş olan Lady Macbeth, aynı zamanda yaptığı kötülükler için vicdan azabı duymaya başlıyor.
Bahsetmeye değer bir diğer karakterimiz ise Macduff. Macduff kitabın başında da iyi, kitabın sonunda da iyi olan bir karakter. Macbeth'in aksine iyilik yolundaki çizgisi hiç bozulmuyor ve Macbeth'in zıttı ve onun sonunu getirecek bir karakter olarak hikayeye dahil oluyor.
Oldukça kısa, hikayesi güzel anlatılmış, karakteri oldukça güzel betimlemiş olan bu eserin yüzyıllar boyunca hayatta kalması William Shakespeare 'in bir dahi olduğunun başka bir kanıtı. Herkese okumasını şiddetle tavsiye ederim.
İyi Okumalar.
·
45 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.