Gönderi

çekmece meleği
yüreğimde yanardağ kabloları ve ekşi karton dudak garibaldi bir nehir akıyor öte kulemin yanından yıkanıyor yeni küçük haz, elinde oyuncak sonbahar bir lise var paramparça yüzümde bütün öğrencileri tarihten ikmale kalmış gidiyorum ben bugüne kadar yaşanılanlardan ne artmışsa alarak sessizce içime aramayın, ve istemeyin beni hiç öpmeyin artık ışığa pusu kurmuş alnımdan bir kadın okşuyor saçlarımı tertemiz terli kaşlarımda dolaştırıyor uzun parmaklarını bir adam öksürüyor arkaodamda bir karanlık bir başka karanlığa hırlıyor radyoda dinleyici istekleri'nde biliyorum, sevmediğim şarkılar çalacaklar ve ben şehir dışında bir deniz kenarında yürüyor olacağım çocukluğumun her aşamasıyla karşılaşacağım orada 'kocaman olmuşsunuz' hepsine sarılacağım teker teker .................................... bir kulis değildi benim yüreğim her gece ayrı bir oyun için makyaj yapılan kostüm değiştirilen, aynalar, aynalar ve sahne! tiradın en etkileyici anında elektrikler mi kesilir tek bir seyirci alkışlar ya kimi en kuvvetli, en hüzünlü, en ürkütücü olan o şak şak! göremeyeceğiniz bir köşede açan sahte çiçek! saçlarım bir daha asla okşanmayacak! ve yarın kentin yerinde senin yellerin esecek yelelerine tutunacağım dörtnala geçeceğiz mazgal bulvarlardan kırmızı gözlü çocuklar sevinçle ıslıklayacaklar, yaşlanacak yağmur usul usul, eski bir dostu yolda görerek dokunmaktır ona sürekli bir taraflarınızdan çıkartılan kömür, ve yarın kentin yerinde senin yellerin esecek bir başka replikle sona erer aşkın mum dolapları çekmeceler meleği'ne danıştığınız isim karmakarışık bir bilmecenin en keskin yanıtısın sen bir şaire edilebilecek en çarpıcı hakarettir sesin huyunda bir tür veda bukleleri ...................................... salınır yanaklarının serin ergenliğinde, kimsenin bilemediği bir ağıt gibisin, kâğıt gibisin incecik üstüne en güzel aşk şiirlerinin yazılacağı yazılacağı yerde söylenen bir sırsın sen asırlardan bana, benden sınırsızlığa, biz seninle ağaçlara salıncak kurmak için yaratıldık biz seninle acıdan elektroliz edilmiş iki saf elementiz piyano başında geçerek kendilerinden atışması gibi iki kör piyanistin, rutin ve titiz, deniz feneri'nde oturup barfly'ı konuşmuştuk birdy'yi hatırlıyor musun, ya da angel heart'ı la luna'dan sözederken burnun kanamıştı senin burnundan akan kan kardelen kokuyordu burnundan akan kan kardelen kokuyordu
·
26 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.