Endülüslü çoban Santiago'yu tanımayanınız yoktur diye düşünüyorum :) Ya da en azından bu kitabı okuyan binlerce insan arasında onunla alakalı bilginiz vardır herhalde. Yazacaklarım bir incelemeden ziyade; bu kitabı defalarca okumuş biri olarak, yorum yapmadan geçmeme isteğimden kaynaklı kuracağım birkaç cümleden ibaret olacak. 'Her kitap onu okuyan kişi sayısınca farklı anlam barındırdığı için içinde' bundan önce yazdıklarım ve bundan sonra yazacağım her inceleme de bu düşüncelerle kaleme alınmıştır buradan belirteyim ;) Simyacı, bildiğiniz üzere Mesnevi'de yer alan küçük bir hikâyeden yola çıkılarak yazılmış bir roman. Belki de bu sebepten ülkemizde de çok sevilen ve benimsenen bir kitap oldu; içinde Doğu esintileri barındırdığı, rayihası tanıdık geldiği için belki kim bilir.. İçinde saklanan ve bulunmak için sahibinin yüreğinde fırtınalar koparan bir hazinenin peşine düşen koyun çobanı Santiago, çıktığı yolculukla birlikte bizleri de kendi içimizde bir yolculuğa çıkarıyor aslında. İçimizde bir yerlerde küsüp dudak bükmüş o çocuğu bulup saçlarını okşuyor kitabın her satırı. Çünkü ancak bir çocuk ya da içindeki çocuğun hep çocuk olarak kalmasına izin vermiş biri inanır hazinelerin varlığına. Çıktığımız bu yolculukta en iyi kılavuzun kalbimiz olduğunu anlatmaya çalışan bu eser; yol ne kadar uzun ve ne kadar zorlu olursa olsun tamamlamayı başardığımızda bulacağımız hazinenin aslında yine kendi içimizde gizli olduğunu anlatmaya çalışıyor. Bir nevi 'Fihi Ma Fih' demeye çalışmasından yazarın Mevlana'dan ne kadar etkilendiğini de görmüş oluyoruz. Kimine göre alanının en iyisi kimine göre de sanki biraz abartılan bu kitap; bana kalırsa onu okuyan kişi kendisinden ne bekliyorsa tam olarak onu veriyor. Sizin için saklanmış bir hazine olduğuna inanırsanız Santiago gibi eninde sonunda ona ulaşırsınız. Ya da haydutların reisi gibi gördüğünüz düşü bir safsata sayıp onun peşine düşmeyi budalalık sayarsanız o zaman da yüreğiniz artık tam da istediğiniz gibi düş görmeyi bırakır. Ki hangisi budalalık buna siz karar verin ;) Başladığımız bu yeni yılda, içimizde bir yerlerde bize sesini duyurmaya çalışan çocuğa kulak verip bizim için saklanan hazineleri bulabilmek dileğiyle, sevgiyle kalın:)

SimyacıPaulo Coelho · Can Yayınları · 2023209,1bin okunma

·

34 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Filiz