AUROBİNDO, SRİ
1872-1950
İntegral Yoga sistemini yara tan, Yeni Çağ (New Age) Yoga hocası. Çekirdek düşünce, Tanrı'ya koşulsuz teslimiyet. Onun için en yüce hedef, Bu dizm'in Nirvana'sı değil, Tan rı'nın kendisidir. Öğretisinde, Hıristiyanlık ile benzerlikler bulunmaktadır.*
AURORA SURGENS
lat. "Şafak sökmesi"
Tanınmış skolastikçi Thomas Aquinas'a (1225-1274) atfedi len, XIII. yy.'ın ikinci yarısına ait olduğu tahmin edilen, bir simya metni. Yazarı, tartışmalı mistik simya ekolüne aittir.
AVACARA
bud.
öğretiler vardır. Teozofik açık lama A.'nın içerisinde batı fel sefesinin, hem tanrısal hem de insani olan üçüncü Logos'unu görmektedir.
Avalokitesvara'nın temsili tasviri
AVALON
Kelt mitolojisinde, korkunç di yarların ortasında bulunan, ef sanelerle çevrili bir göl. Kelt ler'in bir tür öbür dünyası ya da cenneti. Kral ,.Arthur, kılıcı Excalibur'u bu mekanda almış tır. Ölüm saatinde oraya tekrar geri döneceği söylenir.
AVALON, ARTHUR
1865-1936
Kalkütta'da avukat olarak ya şamını sürdüren ve daha sonra
Budizm dünyanın tamarrunı üç bölge ya da alana ayırmaktadır (Triloka): Mantık alanı (.-Ka ma), hassas gövdeli alan (.-Rupa) ve gövdesiz alan (.-Arupavacara).
AVALOKİTESVARA
sanskr. "Görülmek veya tanınmak is teyen efendi"
Etkisi tanınan ve hissedilen spiritüel varlık -Kozmos veya insanın içindeki-: Yüksek nefis. Bu deyim umumiyetle Bu dizm'de kullanılmaktadır; onunla bağlantılı bazı karışık
• Ayrıntılı bilgi için bkz.: Anne, Sri Aurobindo'nun Özlü Sözleri, Çev.: Belirtilmemiş, Sriau robindomira Yoga Merkezi, 2004. (Ed. n.)
..
-
Aya (Avuç içi) Tepeleri
Bengal Yüksek Mahkemesi'ni idare eden İngiliz John Wood roffe'un takma ismi . Woodroffe, .-Tantra, özellikle .-Kundalini Yoga ile ilgilenmekteydi. Çok miktardaki eserlerinden bazıla rı : Die Schlangenkraft (Yılan Gü cü), Shakti und Shakta ve Das Tantra - der grossen Befreiung (Tantra - Büyük Özgürlük)
AVATARA
sanskr.
Kelime anlamı, tanrısal bir gü cün yeryüzüne inmesidir (En karnasyon). Örneğin Viş nu'nun hayvan veya insan gö rünümündeki enkarnasyonu...
AVİCHİ (AVİKİ - AVİÇİ)
sanskr.
Avichi aşağı yukarı "dalgasız" ya da "şanssız" veya "huzur suz" anlamındadır. Kötü dene yimlerin mekanı için genel bir ifade, ancak Hıristiyan mantı ğına göre "cezalandırma" de ğildir.
AY
Duygu yüklü, hafif hareketli ve neşeli insanların astrolojik gezegenidir; yani ruhu genç olanları, özellikle gezgin, ge mici, balıkçı, eczacı, kimyacı olmaları konusunda etki et mektedir. Sayısı 7, günü pazar tesidir. Simyada Ay, gümüşü ve gizli öğretide sembolik ola rak dişi esası, doğurgan olanı temsil etmektedir. Simyada ay-
rıca zekanın sembolü sayıl maktaydı, çünkü bu, kalbinin ateşinden yola çıkan tanrısal ışığın geri yansımasıdır, tıpkı Ay ışığının Güneş'ten çıkan ateşin geri yansıması olması gibi.
AY DEVRİMİ
Ay'ın doğum esnasında geçtiği noktadır.
AY DÜGÜMLERİ
Ay düğümleri, ayın dönüş yol larının ekliptik (tutulum) ile kesiştiği noktalardır. Ekliptik iki kere kesildiği için (çikan ve inen ay düğümü) iki ay düğü mü vardır. Ay düğümleri kar ma ile bağlantılıdırlar. İnen ay düğümü geçmiş Enkarnasyon ları etkilerken, çıkan ay düğü mü gelecekteki reenkarnasyo nu belirlemektedir.
,,. Karma Astroloji
AY İSTASYONLARI
Astro: Ayın gökyüzünde iler lerken geçtiği, Araplar da 1 4, Hintliler'de 27 noktadır.
AY TAŞI (SELENİT)
Renksiz, mavimsi parıldayan bir taş. Özelliği, asıldığı ağacın bol meyve vermesidir. Ayrıca saralı birinin boynuna asıldı ğında sarayı önlemektedir.
.- Cevher Bilimi Astrolojik